Künyesi : Ebū 'l-Velīd Muḥammed ibn Aḥmed ibn Muḥammed ibn Rüşd | Lakabı : |
Tabakası : 12.Yüzyıl | E-Posta : |
D.Yeri : İspanya/Kurtuba | D.Tarihi : |
Ö.Yeri : Fas/Marakeş | Ö.Tarihi : 10.12.1198 |
Görevi : Filozof,Hekim | Uzm.Alanı : Fıkıh,Matematik,Tıb |
Görev Aldığı Kurumlar : | Mezuniyet : |
Bildiği Diller : Arabça | Mezhebi : İtikad : , Amel : , Ahlak : |
Ekleyen : Nurgül Çepni/2009-05-09 | Güncelleyen : /0000-00-00 |
İbn Rüşd
Ebū 'l-Velīd Muḥammed ibn Aḥmed ibn Muḥammed ibn Rüşd ((ابوالوليد محمد بن احمد بن محمد بن رشد
Latince: Averroes, (d. 1126 - ö. 10 Aralık 1198), Endülüslü-Arap felsefeci ve hekim.
Bir felsefe, fıkıh, matematik ve tıp alimi.
Kurtuba'da doğdu ve Marakeş, Fas'ta öldü.
İbn Rüşd, Maliki mezhebinden fakihler yetiştirmiş bir aileden gelir; dedesi Ebu El-Velid Muhammed (ö. 1126) Murabıtlar hanedanının Kurtuba'daki en yüksek dereceli hakimiydi.
Babası Ebu El-Kasım Ahmed, aynı makamı Muvahhidler'in 1146'daki hakimiyetine kadar işgal etti.
Yusuf el-Mansur'un veziri İbn Tufeyl (Batı'da bilinen adıyla Abubacer) tarafından sarayla ve büyük İslam hekimlerinden, sonradan arkadaşı olacak İbn Zuhr (Avenzoar) ile tanıştırıldı. 1160'ta Sevilla kadısı oldu ve hizmeti boyunca Sevilla, Kurtuba ve Fas'ta birçok davaya baktı.
Aristo'nun eserlerine şerhler ve bir tıp ansiklopedisi yazdı .
Eserlerini 1200lerde, Yakob Anatoli Arapça'dan İbranice'ye tercüme etti.
En önemli orijinal felsefî eseri Tehâfüt-ül Tehâfüt (Çelişkilerin Çelişkileri / İnsicamsızlığın İnsicamsızlığı) ismini taşır ve Gazali'nin Tehâfüt-ül Felâsife (Felsefelerin Çelişkileri / Felsefelerin İnsicamsızlığı) isimli kitabındaki kendiyle çelişme ve İslama mugayir olma iddialarına karşı Aristo felsefesini savunur.
Faslu'l-makâl ve el-Keşf an minhâci'l-edille isimli iki risalesi de felsefe-din ilişkilerini konu alır.
Endülüs'ü 12. yüzyılın sonralarında yayılan fanatiklik dalgasıyla, sahip olduğu bağlantılar kendisini siyasî problemlerden uzak tutamamış ve Kurtuba yakınlarında bir yerde tecrit edilmiş ve ölümünden kısa süre önce Fas'a gidinceye dek gözetim altında tutulmuştur.
Mantık ve Metafizik alanında verdiği eserlerin çoğu müteakip sansür döneminde kaybolmuştur.
İbn Rüşd en çok Aristo'nun eserlerinden yaptığı, bugün Batı'da pek çoğu unutulmuş, tercüme ve şerhleriyle ünlüdür.
1150'den önce Avrupa'da Aristo'nun eserlerinin birkaç tercümesinden başkası yoktu ve bunlar da din adamlarınca rağbet görüp, incelenmiyorlardı.
Batı'da Aristo'nun mirasının yeniden keşfedilmesi, İbn Rüşt'ün eserlerinin 12. yüzyıl başlarında Latince'ye tercümesiyle başlamıştır.
İbn Rüşd'ün Aristo üzerine çalışmaları otuz yıllık bir dönemi kapsar ve bu dönem içinde, erişemediği "Politika" dışında bütün eserlerine şerhler yazmıştır.
Eserlerinin İbranice tercümeleri de, İbrani Felsefesi üzerinde kalıcı bir etki bırakmıştır.
İbn Rüşd'ün düşünceleri, Hristiyan skolastik gelenekten, Aristo'nun mantık çalışmalarına değer veren [Brabant'lı Siger], Thomas Aquinas ve (bilhassa Paris Üniversitesi'ndeki) diğerleri tarafından özümsenmiştir. Thomas Aquinas gibi meşhur skolastik filozoflar, ona ismi yerine "Şârih" (Yorumcu) ve Aristo'ya da "Filozof" diyecek yüksek derecede önem veriyorlardı.
İslam dünyasında bir okul bırakmamış ve ölümü Endülüs'teki serbest düşünce hayatının gurubunu işaret etmiştir.
İslâm âleminden daha çok Avrupa’da meşhûr olan İbn-i Rüşd’ün, Averroism adı verilen felsefî fikirleri uzun müddet devâm etmiştir. On sekizinci yüz yılın ortalarından îtibâren eski önemini kaybeden fikirleri, 19. yüz yılın ikinci yarısından îtibâren tekrar ilgiyle karşılanmaya başlanmış, hakkında incelemeler yapılarak eserleri Avrupa dillerine tercüme edilmiştir.
İbn-i Rüşd, zamânının en büyük doktorlarından birisi olup, tıb sâhasında on altı eser yazdı. Bunlar arasında Külliyât fit-Tıb en meşhur olanıdır. Bu kitabında hastalıkları tek tek ele alarak incelemiş, hiçbir insanın hayâtında ikinci defâ çiçek hastalığına yakalanmayacağını belirterek sebeplerini îzâh etmiştir. Ayrıca gözdeki retina tabakası ve çalışma tarzı hakkında da dikkate değer açıklamalar yapan İbn-i Rüşd, tıp târihinde gözdeki retina tabakasının fonksiyonunu ilmî olarak îzâh eden ilk tıp bilgini olmuştur. İbn-i Sînâ’nın Kânûn adlı eserine ve Galen’in tıpla ilgili eserlerine şerhler yazmıştır.
Diğer eserlerinde de tedâvi, zehirler ve ateşli hastalıklarla ilgili bilgileri yazmıştır.
İbn-i Rüşd’ün tıbla ilgili eseri Avrupa üniversitelerinde ders kitabı kabul edilmiştir.
Matematik, coğrafya ve astronomi ilimlerinde de söz sâhibi olan İbn-i Rüşd bu konularda eserler yazmış, zamânından sonraki birçok ilmî gelişmelere kaynak olmuştur. Dünyâyı dolaşan Kristof Kolomb bile onun fikirlerinden etkilenmiştir. 1498 (H.904) senesi Ekim ayında yazdığı bir mektupta; Averroes=İbn-ür-Rüşd adlı bir yazarın, yeni dünyânın, yâni Amerika’nın varlığı hakkında kendisine fikir verdiğini bildirmektedir.
Eserleri:
Külliyât fit-Tıb
Mukaddemât
Nihâyet-ül-Müctehid
Et-Tahsîl
Kitâb-ül-Hayevân
Zarûrî
Telhîsü Kütübi Aristotales
Telhîsü İlâhiyyât-ı Nikolavus
Tehâfüt-üt-Tehâfüt
Şerhü Kitâb-ün-Nefs li-Aristotales
Şerhu Kitâb-üs-Semâ vel-Âlem li-Aristotales
Makâle fil-Kıyâs
Muhtasar-ı Mecistî
Fasl-ül-Makâl vel-Keşf an Menâhic-il-Edille
Kitâbü Mâbâdet-Tabîa
Şerhul Urcûze fit-Tıb
Makâle fî Cevher-il-Felek eserlerinden bâzılarıdır.
İbn-i Rüşd’ün hayâtını Fransız Ernest Renan yazmış ve kitabı 1856’da Pâris’te basılmıştır.