Hit (8039) M-1599

Bir Oryantalistin Hayatı Ignaz Goldziher

Yazar Adı : Ignaz Goldziher İlim Dalı : Yazar Hakkında
Konusu : Dili : Türkçe
Özelliği : Makale Türü : Yazar Tanıtım
Ekleyen : Nurgül Çepni/2009-08-25 Güncelleyen : /0000-00-00

Bir Oryantalistin Hayatı: Ignaz Goldziher

Hüseyin Sarıkaya

Oryantalizm din, dil, bilim, düşünce sanat, tarih gibi Doğu dünyasını inceleyen ve Doğu hakkında değer yargıları üreten Batı kaynaklı kurumsal faaliyet olarak adlandırılmış ve tanımlanmıştır. Sade ifade ile Avrupa’nın doğu hakkındaki fikirlerinin tümü olarak da tanımlanabilir. Türkçede şarkiyatçılık ve doğu bilimi olarak isimlendirilirken Arapçada istişrak, müsteşrik gibi kavramlarla anılmıştır. Müslümanların Avrupa topraklarında karşılaştıkları Batı toplulukları ile münasebetleri sonucu her iki tarafın birbirinden etkilendiği gözlemlenmiştir. Bu etkileşim ilk aşamada Batı dünyası için Doğu’yu (bu ilk aşamada İslam dünyasını) anlamak veya anlamlandırmaktan yoksun olmuştur. Kaleme alınan eserler genellikle Latin yazarların elinden çıkmış ve dönemin toplum düşüncesinin de bir yansıması olarak Kara İslam fikriyatı etrafında bütünleşmiştir. Entelektüel manada İslâm’ı anlamaya yönelik ilk çalışmalar Cluny Manastırı’ndan Muhterem Peter’in (ö. 1156) çalışmaları ile gelişmiştir. Aydınlanma Çağı ile birlikte Avrupa, artık doğu dünyasının hemen tümüne ilgi duymaya başlamıştır. Bununla birlikte son yüzyıllara doğru doğu dünyasının üzerine kaleme alınan incelemeler de geçmiş yüzyıllara göre daha entelektüel ve objektif bir boyut kazanmaya başlamıştır.

Bu yazının amacı müsteşriklerin konumları ve ilmî çalışmaları itibariyle salt oppositeye sahip olmadıklarını tespit etmek ve çalışmaları, hayattaki mücadeleleri itibariyle hakkı olanı yerinde irdelemektir. Oryantalistler veya oryantalizm tarihsel süreçleri içerisinde ortaya çıkışları itibariyle her ne kadar bir İslam düşmanlığına bürünmüş görünseler de bunların içerisinde İran tarih ve kültürünün baş yazarı E.G. Browne, ömürünü Hallâc-ı Mansûr’a Louis Massignon, Hindistan’ın kapalı kutusunu aralayan Anquetil-Duperron, Osmanlı tarihine emek vermiş Daniel Quatret, Tanzimat ve dönüşüm sürecinde Türk ve Ortadoğu’yu çeşitli yönleriyle irdeleyen Bernard Lewis vb. değerli çalışmalara imza atmış akademik şahısların da hakkını vermek elzemdir.

Hayatı ve eserleri hakkında bilgiler sunacağımız Oryantalist Ignaz Goldziher de (1850-1921) yakın dönem müsteşriklerindendir. Dönemin Doğu dünyasına dair eserler içerisinde fevkalade ehemmiyetli bir yere sahip olan Muhammedanische Studien (I-II, Halle, 1889-1890) adlı eserin müellifi olan Goldziher, İslamiyyât sahasında birçok makalesi ve kitapları mevcuttur.

Yahudi asıllı Macar tarihçisi olan Ignaz Goldziher 22 Haziran 1850’de Yahudiler için önemli bir şehir kabul edilen Sigetvar'da doğmuş olup ataları kuyumculukla uğraşmıştır. Soyadları olan Goldziher (altın çeken) atalarının meşgul olduğu altını bükülü tel haline getirme sanatından ileri gelmektedir. Büyük babaları İspanya’dan Almanya’ya göç etmiş, oradan da Macaristan’ın Hamburg kentine yerleşmişlerdir. Babası Adolf Goldziher deri ticareti ile meşguldü. Ignaz Goldziher aşırı bir şekilde Yahudi ritüellerine bağlı olan dinî çevrede büyümüş ve dört yaşında iken İbranice okumayı öğrenmiştir. Bu dini çevrede büyük annesi Bayan İsaak Berger ve kendisine Talmud’u öğreten Moses Freudenberg-Wolf’un büyük tesirleri olmuştur. Beş yaşından itibaren de Tevrat dersleri, sekiz yaşından itibaren de Talmud, İbrânîce dil bilgisi ve Yahudi din felsefesi dersleri almaya başlamıştı. Almanya’ya gönderildiği tarihe kadar (1868) bu derslere devam etmiş ve on iki yaşında iken İbrânî ibadetlerinin şekil ve muhtevası üzerine ilk incelemesini kaleme almıştır. On üç yaşında gerçekleşen Yahudi cemaatine kabul merasiminde (Bar Mitzva günü) atalarının imanına sadakat yemini eden Goldziher, bu yeminini hiçbir zaman unutmadığını da ifade etmiştir. Yine kendi ifadesine göre ahlâkî ve ilmî araştırmalarının esasını bu dönemde oluşturmuş, her şeyi Kutsal Kitabın (Tevrat) bakış açısıyla ele almayı bu devirde öğrenmiş ve edindiği ideolojiye ömür boyu sadık kalmaya çalışmıştır.

Ignaz Goldziher, dönemin Macaristan Kültür Bakanı olan Baron Eötvös’ün teşvik ve desteğiyle, ki kendisine 400 Gulden’lik bir burs tahsis edilmiştir, Budapeşte, Berlin, Leipzig ve Leiden’deki üniversitelerin derslerine katıldı. Budapeşte Üniversitesi’ne üç yıl dinleyici sıfatıyla devam eden Goldziher, on altı yaşında iken orada meşhur Orta Asya seyyahı ve Türkiyat Bölümü'nün kurucusu Arminius Vâmbery’nin ilk talebesi olmuş ve kendisinden Türkçe, Farsça ve Arapça öğrenmiştir. Arkasından Macar Eğitim Bakanlığı’nın verdiği bursla ve sonradan üniversitede kurulması düşünülen semitizm (Yahudi dil ve adetleri) kürsüsünde ders vermek için 1868-1870 yılları arasındaki ders dönemlerini Berlin ve Leipzig’de geçirdi. Burada Arap ve Sâmî filolojisi dersleri alarak sonraki yıllarda ilim hayatına yön verecek temel donanımları elde etti. Aynı zamanda Lehranstalt für die Wissenschaft des Judenthums adlı çalışması ile Yahudiliğin İslâm'a tesiri konusunda doktora tezi yazmış olan reformist Yahudi teologu Abraham Geiger ve Ortaçağ'da İslâmiyet-Yahudilik ilişkisini incelemiş olan Moritz Steinschneider ile tanışmış ve kaleme aldıkları eserleri inceleme imkânı bulmuştur. Yahudi felsefesinin ve Yahudi ilahiyatına dair Arapça yazılmış eserlerin mahiyetini Steinschneider'in derslerinde kavramaya başlamış, doktora tezi konusunu da yine Steinschneider’in tavsiyesi üzerine seçmiştir. 1869 yılında Maurus Ballagi, Goldziher’i Şark kültürünün Yahudi kökenlerini konu edinen bir yazısıyla Macar Akademisi’ne takdim etmiş ve Goldziher, Almanya’daki ikameti sırasında dönemin meşhur genel dil bilimi uzmanı ve filozof olan Heymann Steinthal ile de tanışmıştır. Daha sonraları, eserlerini çokça okuduğu Max Müller’in ilgi alanı olan efsane ve efsanelerin tılsımı üzerine çalışmalarını derinleştirmeye başlamıştır. 27 Şubat 1870 senesinde, XIII. yüzyılda Arapça olarak kaleme alınan ve Kitâb-ı Mukaddes’in (Tevrat) tefsiri mahiyetinde olan bir eser üzerine hazırlamış olduğu doktorasını (Tanchum Jeruschalmî Hakkında Bir Araştırma) Doğu dilleri uzmanı Heinrich Leberecht Fleischer’in de üyesi bulunduğu bir komisyon önünde savunmuş ve çalışmasını başarı ile tamamlamıştır. Ardından iki yıl Leiden ve Viyana'daki Arapça yazma eserler üzerinde çalışmıştır. 1872-1873 ders yılında misafir doçent (privatdozent) olarak Budapeşte Islahatçı Kalvenist Teoloji Fakültesi’nde İbrânîce dersleri vermiştir.

Goldziher, Eylül 1873-Nisan 1874 tarihleri arasında Macaristan Eğitim Bakanlığı adına Yakındoğu gezisine çıktı. Bu gezinin her ne kadar Arapların günlük dili ve idare tarzlarını tanımak amacıyla bir inceleme gezisi olarak zikrediliyorsa da Goldziher’in bizzat bakan tarafından gönderilmesi, gittiği yerlerde resmî makamlar tarafından büyük bir ilgiye mazhar olması, günlük niteliğindeki eseri Tagebuch’da sık sık "üstlendiği (gizli misyon) görev"den söz etmesi ve nihayet dönüşünde bakana bir rapor takdim etmesi gibi hususlar, bu seyahatin siyasî bir misyonla yapılmış olduğu göstermektedir.

Goldziher, aynı tarihlerde İstanbul üzerinden Beyrut’a oradan da Şam’a geçmiş ve aralarında Tâhir el-Cezâirî’nin de bulunduğu bazı âlimlerle tanışmıştır. Daha sonra Kudüs’e ve Kahire’ye geçmiş ve el-Ezher üniversitesindeki hocalarının derslerini takip etme fırsatı bulmuştur. Bundan sonra el-Ezher talebesi cübbesini giyen İlk Gayr-ı Müslim Avrupalı olmuştur. Mısır’da iken Cemâleddîn-i Efgânî ile de görüşen Goldziher, seyahati boyunca Macar İlimler Akademisi Kütüphanesi için Arapça yazma ve basılı kitapları da satın almıştır.

Goldziher 1878'’de Laura Mittler ile evlenmiştir. İlk oğlu genç yaşında intihar etmiştir. İkinci oğlu Kari ise ünlü bir matematikçi olmuştur. Bir de kızı olmuştur. 1889 senesinde Stockholm Oryantalist Kongresi’nde altın madalya ödülü almıştır. 1892’de Macar Akademisi üyeliğine seçilen Goldziher, 1894’te Budapeşte Üniversitesi’nde ilk Yahudi öğretim üyesi olmuştur. 1896’da ikinci defa Mısır’a gitmiştir. 1897 ve 1899 yıllarında toplanan XI. ve XII. Şarkiyatçılar Kongresi’ne sunduğu iki raporunda bir İslâm Ansiklopedisi’nin (Encyclopedie de l'Islam) telifi için hazırladığı projeyi tanıttı. Aslında böyle bir teklif daha önce William Robertson Smith tarafından da yapılmış (1882); fakat yayıma ancak 1908’de başlanabilmiştir.

1900 senesinde taşra hahamları tarafından David Kaufmann’ın ölümünden sonra boşalan din felsefesi kürsüsüne öğretim üyesi olarak tayin edilmiştir. 1904 yılında Budapeşte Üniversitesi Sâmî Dilleri Kürsüsü’ne ordinaryüs profesör olarak tayin edilen Goldziher, aynı yıl Amerika’ya giderek son otuz senede İslâmolojideki gelişmeler konusunda bir konferans vermiştir. Ayrıca 1904 senesinde Cambridge Üniversitesi’nde Edebiyat Doçenti, 1906 senesinde ise Aberdeen Üniversitesi’nde Hukuk Doçenti olmuştur. Bu arada otuz yıldan beri sürdürdüğü Budapeşte Yahudi Cemaati'nin idarî ve eğitim sekreterliğinden ayrıldı. Goldziher günlüğünde, hakaretlere muhatap olarak sürdürdüğü bu görevi hayatının en bedbaht zamanı diye tasvir etmekte, içinde bulunmaktan zaman zaman utanç duyduğu Budapeşte Yahudi Cemaati’nin de dolandırıcılık ve sahtekârlığından çokça şikâyette bulunmaktadır. Öyle görünüyor ki Goldziher, kendisine çeşitli üniversite ve kütüphanelerden gelen teklifleri geri çevirirken adı geçen cemaat içinde yaşamayı bir çeşit imtihan ve çile olarak telakki etmiş, burada karşılaştığı güçlükleri günahlarının kefareti saymıştır. Ancak onun daha iyi bir hayatı reddederek bu şartlarda yaşamayı tercih etmesi günlüğünde belirttiği sebeplerle de yeterince açıklanamamaktadır.

1910’da doğum yılı pek sıcak bir şekilde kutlanmış ve bu sene içinde Macar Krallığı Saray Müşaviri olmuş, 1914-1915 ders yılında Hukuk ve Siyasî İlimler Fakültesi’nde “İslâm Müesseseleri ve Hukuku” üzerine dersler vermiştir. Ancak bu dersler hemen hemen hiç ilgi toplamamış ve Goldziher, dönem sonunda talebe azlığı sebebiyle dersleri bırakmıştır. Kendisi ayrıca 1912 Şarkiyatçılar Kongresi için Atina’ya, Dinler Tarihi için Leiden’e, 1913’de Uluslararası Akedemiler Meclis’i için Petrograd’a, 1914’te de Upsala ve Stockholm’e gitti. 1917-1918 ders yılında Felsefe Fakültesi dekanlığı görevini yürüttü. Son konferansını verdikten üç gün sonra 13 Kasım 1921 tarihinde Rotlauf’da öldü ve Budapeşte Yahudi Mezarlığına gömüldü. Geride bıraktığı çok zengin kütüphanesi daha sonra Kudüs’teki İbranî Üniversitesi’ne nakledilmiş ve 1925’te okuyucuların istifadesine sunulmuştur.

Goldziher'in çeşitli dillerde yayımladığı kitap ve makalelerinin toplam sayısı 741’dir. Seksen beş periyodikle sekiz ansiklopedide yazıları çıkmış, bu arada projesini hazırladığı The Encyclopaedia of İslam’da otuz maddesi yer almıştır. Bernard Heller’in 1927’de basılan Bibliographie des Oeuveres de Ignace Goldziher adlı çalışması, daha sonra Goldziher’in son dönem öğrencileri tarafından I. cildi ölümünün yirmi beşinci yılında, II. cildi doğumunun ise doğumunun yüzüncü yılında yayımlanarak O’na ithaf edilen Ignace Goldziher Memorial Volume (I-II) ile tamamlanmıştır. Bu çalışma Goldziher’in kişisel çalışmalarından hareketle vücuda getirilen makaleler olup, bu makalelerin kaynakları Goldziher’in kızı tarafından -Goldziher’in ölümünden kısa bir süre önce-dostlarına ve öğrencilerine verilmiştir. Ayrıca öğrencisi Joseph De Semogyi tarafından Goldziher’in 1870 yılından itibaren kaleme aldığı çeşitli makaleleri Almanca olarak altı cilt halinde yayımlanmıştır.

Goldziher’in Akaid ve Kelam, Hadis, İslam dini esasları üzerine çeşitli eserler, Tefsir, İslam ve Bilim, Arap Dili ve Grameri, İslam Mezhepleri gibi alanlarda İslâmiyyata dair eserleri mevcuttur.

1. Die Zāhiriten: Başlıca temsilciliğini Dâvud ez-Zâhirî ile İbn Hazm’ın yaptığı Zâhiriyye fıkıh mezhebini ele alan bir eser olup bu konuda yazılmış ilk ve en geniş ilmî araştırmadır. Goldziher bu eserinde kendi dönemine kadar neşredilmemiş kaynakların bir tahlilini ve incelemesini yapıp uzun zamandan beri kaybolmaya yüz tutan Zâhirî Mezhebi’nin esaslarını gün yüzüne çıkartmıştır.

Müellif, çalışması içerisinde ilave olarak Arapça metinler vermiş ve giriş bölümünde Zahiriler ile Sünnilik arasındaki esaslara işaret ederek İslam Şeriatı’nın metotlarına, esaslarına ve fıkhın tetkikinde Kurân-ı Kerîm tefsirinin önemine vurgu yapmıştır. Eser sekiz bölüm halinde sıralanmıştır. Birinci bölümde “Ehl-i hadis ve ehl-i rey’in bir karşılaştırması”, ikinci bölümde “Zâhirî mezhebine karşı olan hareketler ve ilim adamlarının görüşleri”, üçüncü bölümde “İmam Şâfî’nin Zahirilere etkisinin derecesinin niteliği ve keyfiyeti”, dördüncü bölümde “Zahirilerin tefsirlerindeki metotları ve görüşlerinin kaynakları”, beşinci bölümde “İslam fıkhının beş kategorisi”, altıncı bölümde “Zahiri ekolünün Hanbelîler’e etkisi”, yedinci bölümde “Ehl-i re’y taraftarlarının Kurân-ı Kerîm’i tefsir etme metotlarının keyfiyeti”, son bölümde ise “Çeşitli eserlerde Zahîrî okulunun yeri ve önemi”nin vurgulanışına değinilmektedir.

Goldziher’in bu eseri hem İngilizceye hem de Türkçeye tercüme edilmiştir. Türkiye’de Doç. Dr. Cihad Tunç, Avrupa’da ise Wofrang Behn tarafından tercüme edilmiş ve Leiden’de basılmıştır.

2. Muhammedanische Studien: Goldziher’in en geniş kapsamlı eseridir. Bu çalışma aynı zamanda yakınçağ oryantalizm tarihinin en önemli eserleri arasında zikredilmektedir. Eserin I. cildi beş ana bölüm ve yedi adet ek açıklama bölümünden müteşekkildir. Birinci bölümde “Mürüvvet ve din”, ikinci bölümde “Arap kabileciliği ve İslâm”, üçüncü bölümde “Arap ve Acem”, dördüncü bölümde “Şuûbiyye”, beşinci bölümde ise “Şuûbiyye ve ilimdeki tezahürü” gibi konular yer almaktadır. Haşiye ve zeyiller bölümünde ise Câhiliyenin mânası, İslâm’da ve putperestlikte ecdada ve ölülere tazim, Câhiliye dönemi Arap dili ve İslâm döneminde Müslümanların Arap dilini kullanımı, Künyenin şeref için kullanılması, Siyah ve beyaz ırklar, Türklerle ilgili hadisler, Arapça şiir yazan Araplaşmış İranlılar gibi konulara yer verilmiştir.

Bu cildin İngilizce çevirisi ilk olarak 1967’de Londra’da yayımlanmıştır. Cihad Tunç tarafından hazırlanan Türkçe tercümesinin basımı ise henüz tamamlanmamıştır.

Sekiz ana bölüm, bir inceleme yazısı ve beş ek bölümden meydana gelen II. Cilt’te konular, mahiyeti itibariyle hadis ilmine ayrılmıştır. Eserin birinci bölümde “Hadis ve Sünnet”, ikinci bölümde “Emevîler ve Abbasîler”, üçüncü bölümde “İslâm’da fırka kavgaları ve Hadis”, dördüncü bölümde “Hadis uydurulmasına karşı gösterilen tepki”, beşinci bölümde “Bir eğlence ve ahlâkî gelişim olarak Hadis”, altıncı bölümde “Talebü’l-Hadîs”, yedinci bölümde “Hadislerin yazı ile tespiti” ve son bölümde “Hadis literatürü” gibi konu ve başlıklar yer almaktadır. Bu cildin sonunda “İslâm’da Evliyalara Gösterilen Saygı” adlı bir inceleme yer almaktadır. Bunu takip eden zeyillerde de şu konular yer almaktadır: Mücahid olarak Emevîler, Hadis ve Yeni Ahid, Kurân’ın taklitleri, Hadis literatüründe kadınlar, Allah’ın mukaddes yerlerle ilgili iradesi.

Bu cildin esas kısmı L. Bercher tarafından Fransızcaya çevrilmiş, bu çeviriden Mehmet S. Hatiboğlu’nun yaptığı tercüme ise henüz basılmamıştır. Ay¬nı cilt İngilizceye de tercüme edilmiştir. Tunus Zeytûne Üniversitesi Şeriat ve Usûlüddin Fakültesi’nde Muhsin Abdünnâzır tarafından Dirâsâtü Goldziher fi's-Sünne ve Mekânetüha'l-İlmiyye adlı bir doktora tezi hazırlanmış, 922 sayfa tutan tezin ilk 400 sayfasında eserin bu cildi¬nin Arapça tercümesi verilmiştir.

3. Vorlesungen Uber den İslam: Aslı Macarca olan bu eser, kelam ve akaid konuları ile yakından ilgili olup altı başlık halinde hazırlanmıştır. Eser tarafsız bir gözle ve sağlam kaynaklardan referanslarla kaleme alınmıştır. Çalışma içerdiği konular itibariyle de önemli bilgileri sunan bir kaynak niteliğindedir. Eserde “Muhammed ve İslâm”, “Şer'î Hukukun Gelişmesi”, “Akaidin Gelişimi”, “Zühd ve Tasavvuf”, “Fırkalar”, Muahhar Teşekküller” gibi başlıklar yer almaktadır. Kitap, Felix Arin tarafından Fransızcaya tercüme edilmiştir. Eserin Fransızca tercümesi esas alınarak Arapçaya da çevrilmiştir. Arapçaya tercüme edilen kitabın son kısmında her başlık için ayrıca haşiyeler de (ek açıklamalar) konulmuştur. Bunun yanında Andras ve Ruth Hamori tarafından İngilizceye, İlhan Başgöz tarafından da Türkçeye tercüme edilmiştir.

4. De Richtungen der Islamichen Koranauslegung: Louis Massignon’un "Goldzi-her’in şaheseri" diye nitelendirdiği kitap, 1913’te Upsala’da verdiği Olaus-Petrik konferanslarının genişletilmiş halidir. Bu eser kendisinin kaleme aldığı son çalışmasıdır. Bundan dolayı ilim hayatının tüm birikim ve tecrübelerini burada göstermiştir. Çalışmasının orijinalliği yanında Kurân-ı Kerîm’i tefsir metodunda semitic yaklaşımı da dikkat çekmektedir. Altı bölümden meydana gelen eserin birinci bölümünde “Tefsirde İlkel Merhaleler”, ikinci bölümünde “Hadislerde (Rivayet Tefsiri) Tefsir”, üçüncü bölümde “Kelâmî Tefsir”, dördüncü bölümde “Tasavvufî Tefsir”, beşinci bölümde “Mezhepçi Tefsir Ekolleri” ve son bölümde “Modern Tefsir Ekolü” gibi konular yer almaktadır. Eser, Ali Hasan Abdülkâdir’in yaptığı kısmî Arapça tercümeden sonra Abdülhalîm en-Neccâr tarafından Mezâhibü’t-Tefsîri’l-İslâmî adıyla tercüme edilmiştir. Ancak bu çeviri bazı eksik tercümeler ve yanlış iktibaslarla dolu olup, kaynak araştırması bakımından da zayıftır. Nitekim Goldziher'in atıfta bulunduğu Arapça kaynaklara başvurulmadığı için onun yaptığı yanlışlar düzeltilmemiş, bunun yanı sıra çok sayıda yanlış ve eksik çeviri yapılmıştır. Eserin Arapça tercümesi esas alınarak ve eksik görülen noktalar düzeltilerek Mustafa İslamoğlu tarafından Türkçeye aktarılmıştır.

5. Tagebuch: Goldziher’in 22 Haziran 1890 tarihinden itibaren Almanca olarak yazmaya başladığı, 1 Eylül 1919’a kadar devam eden günlüğüdür. Eserinde yaşadığı olayların kendisi üzerinde bıraktığı etkileri, Yahudi cemaatinin içerisinde gördüğü eksiklik ve kusurların niteliği gibi konulara değinip, mensup olduğu cemaatin yapısını kritik etmekte ve öz eleştiride bulunmaktadır. Bu eser Macar Yahudi ilim adamı Alexander Scheiber tarafından neşredilmiştir.

6. Az Arab İrodalom Rövid Törtenete: Ignaz Goldziher’den, 1908 senesinde, daha önce Osmanlı İmparatorluğu’nun eyaletleri olup sonradan Avusturya-Macaristan Krallığı tarafından işgal edilen Bosna ve Hersek eyaletlerini kontrol eden merkezî yönetim bürosu Viyana İmparatorluk ve Ortak Maliye Bakanlığı tarafından Bosna ve Hersek’teki Müslüman okullarının sekizinci sınıfları için bir Arap Edebiyatı Tarihi kaleme alması istenmiş ve O, bu isteğe binaen zikredilen eserini kaleme almıştır. Bu eser Kravatka Povijest Arabske adıyla Hırvatçaya çevrilmiş ve Bosna-Hersek hükümeti tarafından 1909’da bastırılmış, Bosna-Hersek’in sünnî Müslüman teologları tarafından da kabul görmüş ve okullarda düzenli bir şekilde okutulmuştur. Eser, Kınga Dévényi ve Tamás Iványi tarafından İngilizceye tercüme edilmiştir. Türkiye’de Azmi Yüksek ve Rahmi Er, eseri Türkçeye aktarmışlardır.

Goldziher’in bu zikrettiğimiz eserler dışında kaleme aldığı başka eserler ve çalışmaları da mevcuttur. Ulaşabildiğimiz bu çalışmaların bir listesini konularına göre şöyle sıralayabiliriz:

7. Diğer İncelemeler:

a. İslam Dini:

“Islam”, The Jewish Encylopedia, New York-London, VI, 651b-659a.

“Die religion des Islams”, in Paul Hinneberg, Die Kultur der Gegenwart, Teil, I, Abteilung III (Berlin-Leipzig-Teubner 1906), 87-135. 2e. éd.de ce volume en 1913 (idem, pp 100-145); 3e ed. En 1922 (Teil I. abc. V, pp. 100-145). Trad. Russe 1: Prof. Ignatij Gol’dcier, Religija Islama. Prevod I. Ju Krackovskago pod redakciej priv. Doc. A. E. Smidta, 1910.

b. İbtidâî İnançlar:

“Le culte des ancetres et le culte des morts chez les Arabes”, RHR X (1884), 332-359. Aussi tirage á part, Paris, Ernest Leroux, 1885.

Trad. Allemende “Über Todtenverehrung im Heidentum und im Islam”, Muhammedanische Studien, I, Halle, 1889. Pp. 229-263.

“Le culte des saints chez les musuulmans”, RHR, II (1880), pp. 257-351. Aussi tirage á part, Paris, Ernest Leroux, 1880.

Trad allemande “Die Heiligenverehrung im Islam”, Muhammedanische Studien, II, Halle 1890, pp. 275-380.

“Le rosaire dans I’Islam”, RHR, XXI (1890), 295-300.

c. Hadis:

“Influences chréiennes dans la literature religiense de I’Islam”, RHR, XVIII, (1888), 180-199. (GS, II, 302-321).

Trad. Allemande ‘Hadith und Neues Testament’, in Muhammedanische Studien, II, Halle, 1890, pp. 382-400.

Trad. Anglaise Translation of the Chapter on Hadith and New Testament, tr. Du texte allemand par F.M.Y.Ed, London Society for promoting Christian Knowledge, London 1902.

Trad. Russe Christianskou vliyanie na musulmanskuju literaturu in Pravoslavnyj Sobesednik, I, (1904), 247-263. Comp. En 1906 pp. 727-728.

“Ueber die Entwicklung des Hadith”, in Muhammedenische Studien, II, Halle, 1890, 3-274.

Trad. Française Etudes sur la tradition Islamuque, tr. Par. Léon Bercher, Paris, A. Mainsonneuve (Initation á I’Islam, VII, 1952).

“Neue Materialien zur Literatur des Überlieferungswesens bei den Muhammedaren”, ZDMG, L, 1896, 355-396.

“Neutestamentliche Elemente in der Traditionsltteratur des Islam” Oriens Chritianus, 1902, 390-397.

“Neuplatonische und Gnostische Elemente Hadit”, ZA, XXII, 1908, 317-344. (Et. Isl., 8-12)

“Kâmpfe um die Stellung des Hadit im Islam”, ZDMG, LXI, 1907, 860-872 (Et. Isl., 5-8).

d. Kelâm:

“Le menethéisme dans le vie religieuse des Musulmans” RHR, XVI, 1887, 157-165 (GS, II, 173-181)

“Le Livre de Mohammed Ibn Toumert, Mahdi des Almohades. Texte arabe accompagné de notices biographiques et d’une introduction Mohammed Ibn et la théologie de I’Islam dans le Magreb au XIe siécle, Alger, 1902, 106+416p. Aussi tirage á part de I’Introduction, Alger 1903.

“Dic dopmatische Partei der Sâlimijja”, ZDMG, LXI, 1907,73-80.

Yayınlandığı Kaynak : 2009-08-03
Yayınlandığı Dergi :
Sanal Dergi :
Makale Linki :