Künyesi : | Lakabı : |
Tabakası : | E-Posta : |
D.Yeri : | D.Tarihi : |
Görevi : | Uzm.Alanı : Mutasavvıf, İslâm Bilgini |
Görev Aldığı Kurumlar : | Mezuniyet : |
Bildiği Diller : | Mezhebi : İtikad : , Amel : , Ahlak : |
Ekleyen : Fıkıh Dersleri/2008-07-03 | Güncelleyen : /0000-00-00 |
AHMED BÎCAN
Envârû'l-âşıkin adlı eseriyle tanınan âlim ve mutasavvıf.
XV. yüzyılda yaşayan Türk âlim, mutasavvıf, mütercim ve nâşirlerindendir.
Yazıcıoğlu, Yazıcızâde veya nadiren İbnü'l-Kâtib (Ahmed) dahi denilmekle beraber daha çok Bîcan lakabıyla meşhur olmuştur.
Muhammediyye adlı manzum eseriyle tanınan Yazıcıoğlu Mehmed'in (ö. 855/1451) küçük kardeşidir.
Babaları, Yazıcı (Kâtib) Salih'tir (Sâlihüddin ?). Bu ismin eski veya yeni bir kısım eserlerde Selâhaddin şeklinde zikredilmesi yanlıştır (Çelebioğlu, s. 173 vd.).
Bu bakımdan iki kardeş ve daha ziyade de Mehmed (Muhammed), Yazıcıoğlu lakabıyla şöhret kazanmıştır. Dedeleri, hakkında hiçbir bilgimiz olmayan Süleyman adında bir zattır
Devlet hizmetinde kâtip olarak çalışmıştır.
811'de (1408) tamamladığı, Anadolu'da astroloji sahasında muhtemelen Türkçe ilk manzum eser olan beş bin beyte yakın "melhame" nevinden Şemsiyye'sini, Ankara'da yaşayan Devlet Han ailesinden İskender b. Hacı Paşa'ya ithaf etmiştir.
Mezarı, kesin olarak belli değilse de şifahî rivayetlere göre Gelibolu'da, elli altmış sene öncesine kadar türbe olan ve bugün Yazıcıoğlu Mescidi denilen binada bulunmaktadır.
Ahmed Bîcan, babası ve ağabeyi, Malkara'dan veya ona bağlı Kadıköyü'nden gelip Gelibolu'ya yerleşmişlerdir.
Bu itibarla onun Malkara veya Kadıköyü'nde doğduğunu tahmin etmek mümkünse de Envârü'l-âşıkin'de yer alan, "Hak Teâlâ Hazretleri, miskin Ahmed-i Bîcan'ı, deniz kenarında gaziler şehrinde, Gelibolu'da yarattı" (İstanbul 1305, s. 403) ifadesinden, Gelibolu'da doğduğunu da söylemek mümkündür.
Ahmed Bîcan'ın devrinin ilimlerini tahsil ettiği, Arapça'yı ve Farsça'yı gayet iyi bildiği eserlerinden de anlaşılmaktadır.
Kendi ifadesiyle de sabit olduğu üzere mezhepçe Hanefî, tarikat olarak da Bayramîdir.
Devrinin "mâna sultanı" telakki edilen Hacı Bayrâm-ı Velî’nin (ö. 833/1429) Yazıcıoğlu Mehmed'i ve kardeşi Ahmed Bîcan'ı irşadı, onun, Sultan II. Murad ile görüşmek için Edirne'ye seyahati dolayısıyla vuku bulmuştur.
Bayramiyye erkânından olan riyazet sebebiyle devamlı oruç tutup çile çıkarmasından veya yine Bayramiyye esaslarından olan aşk ve muhabbetinin, âşıklığının çokluğundan yiyip içmekten kesilmek ve bedenen de çok zayıflamakla "Bîcan" (cansız) sıfatıyla meşhur olduğu söylenmektedir.
Çilehanesi, ağabeyi Yazıcıoğlu Mehmed'in, Gelibolu'da Namazgah yöresinde Hamzakoyu sahillerindeki büyük bir kaya blokuna oyulmuş, birbiri içinden geçilen iki küçük hücresinin üzerindeki bir hücre imiş ki bugün bu kısım mevcut değildir.
Envârü'l-âşıkin'deki, "Elhamdülillah ki Gelibolu'da nice kez kâfir ile ceng idüp gazalar idüp dururuz. Gâh kâfir bize geldi. Gâh biz kâfire varup dururuz" (Süleymaniye Ktp., Hasib Efendi, nr. 211, vr. 285a) sözlerinden, Ahmed Bîcan'ın veya iki kardeşin sadece şeyh ve derviş olmayıp hem nefislerine ceza, "hem de düşman ile gaza" ettikleri anlaşılmaktadır (bk. Muhammediyye, haz. Âmil Çelebioğlu, IV, 820).
Ahmed Bîcan'ın ölüm tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Babasının Şemsiyye'sini yine aynı adla 870 (1466) tarihinde nesre çevirdiğini doğru kabul edersek en erken zikredilen tarihte veya müteakip yıllarda ölmüş olmalıdır.
Bu yüzden 1455 yılını veya gösterilen başka tarihleri doğru kabul etmemek gerekir.
Mezarı, eskiden Yazıcıoğlu Mezarlığı adını taşıdığı halde günümüzde aynı isimle park haline getirilmiş olan yerde, ağabeyi Yazıcıoğlu Mehmed'in kabrinin takriben 150 adım ilerisindedir.
Evliya Çelebi'nin ihtiyatla naklettiği, Ahmed Bîcan'ın mezarının Sofya'da olduğu iddiası (Seyahatname, V, 232) veya yine E. Hakkı Ayverdi'nin Gelibolu'da, içinde iki lahit bulunan kapalı türbeyi ona ait göstermesi (Osmanlı Mimarîsi II, s. 493 vd.) yanlıştır.
Ayrıca kabrin biraz aşağısında İstanbul yolu kenarında, biri 807 (1404) ve diğeri daha sonraki yıllara ait iki kitabesi olan Yazıcıoğlu Çeşmesi bulunmaktadır.
Bu çeşmenin ilk kitabesi ve muhtemelen kurna taşı eski olup diğer kısımları yakın devirlerde inşa edilmiştir.
Eserleri: