Künyesi : | Lakabı : |
Tabakası : 19.Yüzyıl | E-Posta : |
D.Yeri : Yozgat | D.Tarihi : 1854 |
Ö.Yeri : İstanbul | Ö.Tarihi : Nis.18 |
Görevi : Şair,Yargıç,Yazar | Uzm.Alanı : Şiir |
Görev Aldığı Kurumlar : | Mezuniyet : |
Bildiği Diller : Arabça, Osmanlıca | Mezhebi : İtikad : , Amel : , Ahlak : |
Ekleyen : Serkan Boztilki/2008-02-14 | Güncelleyen : /0000-00-00 |
Yusuf Ziya Bey
Ziya Hayri imzasını da kullandı. Eski mutasarrıflardan Hasan Hayri Paşa'nın oğludur.
Ortaokulu bitirdikten sonra özel dersler alarak yetişti. Çeşitli şehirlerde tahrirat kâtipliği, savcı yardımcılığı ve hâkimlik görevlerinde bulundu. Devlet hakkında ileri geri konuştuğu ihbar edilince Adana Ceza Reisi iken görevden alındı. İstanbul'da İstinaf (Hazırlık) Mahkemesi Cünha (cezayı gerektiren suç) Dairesinde yapılan mahkemede ihbarın iftira olduğu ortaya çıktı ve beraat etti. Edime Merkez Bidayet Mahkemesi Ceza Reisliğine, daha sonra Trablusgarp İstinaf Mahkemesi Savcılığına atandı. Trablusgarp Ceza Reisi Nimetullah Efendiye hakaret ettiği için görevden alınarak, 1906'dan itibaren adliye hizmetlerinden yasaklandı. II. Meşrutiyetin ilanından (1908) sonra, Üsküdar Bidayet Mahkemesi üyeliğine getirildi.
Yusuf Ziya Bey'in Yozgat, Kırşehir ve Kastamonu yörelerinde gezip gördüğü yerleri, tanıdığı insanları çok güzel bir biçimde anlattığı Temaşa-yı Celâl-i Huda adlı eseri, adı geçen yerlerin o zamanki kurumlan hakkında önemli bir kaynaktır. "Ülâ sınıf-i sanisi" rütbesi, dördüncü rütbe Osmanlı nişanı ve Hicaz demiryolu madalyasına sahipti. Çalıştığı dairede geçirdiği bir felç sonucunda öldü. İstanbul'da Merkez Efendi Mezarlığında toprağa verildi.
ESERLERİ:
ŞİİR:
ARAŞTIRMA-DERLEME: