Birmingham

Londra'dan sonra İngiltere'nin en kalabalık şehridir.

Trent, Avon ve Severn Nehirleri'nin çevresini çizdiği şehir, gerek tarihi binaları, gerek iş gökdelenleri ve gerekse nüfusunun çeşitliliği ile İngiltere'nin en kozmopolit şehirlerindendir.

Birmingham Üniversitesi, Aston Üniversitesi ve Merkez İngiltere Üniversitesi'ne de ev sahipliği yapar.
Sanayi Devrimi'nin başlangıç yerleri arasında gösterilen Birmingham'da otomobilden çikolataya kadar çok geniş bir üretim yelpazesini bulmak mümkün. Ayrıca bu 3 üniversiteyi bünyesinde barındırmasıyla da ciddi bir öğrenci potansiyeli mevcut. Başkent Londra'ya trenle 1,5 saatte ulaşılan Birmingham büyük şehir yaşantısından kopamayan ancak Londra'dan daha ekonomik bir şehir arayanlar için idealdir.
Avrupa'nın en büyük alışveriş merkezlerinden olan Bullring Alışveriş Merkezi, Centenary Meydanı, Birmingham Katedrali, Cadbury gezilebilecek yerler arasında.
Endüstri ve teknolojinin gelişimini Thinktank Müzesi'ni gezerek öğrenmek mümkün.
Onlarca hayvan türüne ev sahipliği yapan Birmingham Milli Parkı'nı, Avrupa'nın en büyük camilerinden olan 4000 kişilik Birmingham Merkez Camii'ni görmekte mümkün.
Dünyaca ünlü Birmingahm Flarmoni Orkestrası'nı yerinde dinleyebilirsiniz.
Londra kadar hareketli, ondan daha kozmopolit ancak Londra'ya göre bir o kadar da ekonomik olan Birmingham,

3 büyük üniversitesi ve geniş sosyal olanakları ile farklı kültürlerle içiçe yaşamak isteyenler için uygun bir eğitim merkezidir.
Şehir merkezine otobüsle yaklaşık 45 dakika mesafede olan Birmingham Havaalanı şehrin dış merkezlerle bağlantılarında başrolü oynar. Şehir içi ulaşımda ağırlıklı olarak tren ve otobüsle birlikte Birmingham'ı bir ağ gibi saran kanallardaki yüzen taksilerden de faydalanmak mümkündür.
Deniz seviyesinden oldukça yüksekte olan Birmingham'da tipik İngiltere iklimi hakimdir.