Hit (4897) F-841

Dad-ض Harfi İle Zı-ظ Arasındaki Fark Ve Türkiye de Yaygın Olan Zı Kullanımının Kökeni

İlim Dalı : Fıkıh Konusu :
Soruyu Soran : Cevaplayan : Önder Nar
Cevaplayanın Mezhebi:
Ekleyen : Fıkıh Dersleri/2003-02-16 Güncelleyen : /0000-00-00

Dad- ض Harfi İle  Zı- ظ  Arasındaki Fark Ve Türkiye'de Yaygın Olan Zı Kullanımının Kökeni

Giriş:

Kur'an ı Kerim, Allah teala'nın en son indirdiği kitaptır. O'ndan  İslamın inanç, amel ve ahlak ölçüleri alınır. 
Lafzı ve manası İslam dininin en temel bilgi kaynağıdır. Lafzı da manası da ilahi koruma vadiyle korunmaktadır.
Kur'anı Kerim'in korunmasında esas ezberden nakli olmakla birlikte  yazıyla korunması da tevatürle sabittir. Okunuş şekilleri de tevatürle sabittir.
Kur'an nakli konusunda  otorite; kıraat ulemasıdır. Bununla birlikte  1000'li hicri yıllardan sonra kıraat ilmiyle de meşgul olmuş Saçaklızade  el Mar'aşi isimli bir ilim adamı  dad harfinin mahreci konusunda bir tesbitte bulunup  mütevatir olmamasına rağmen bunu mütevatir kırat ilmi müfredatına alınca  bu konu  kıraat ilmiyle meşgul  olanların gündemine girmiştir. 
Günümüzde ''ala fetretin mine'r-rusul''  denebilecek bir durum sebebiyle ülkemizde dad'ın mütevatir olan sıfat ve edası  Zı harfine benzer şekilde okunmaya başlanınca  Türkiye'deki hafızlarla diğer İslam dünyasındaki hafızların edalarında bu konuda bir farklılık oluşmuş, konu bu sebeple esas mercii olan kıraat ulemasına ve kırat ilminin temel kaynaklarına döndürülme gereği ortaya çıkmıştır.

Türkiye'de  zı harfi İstanbul tariki diye anılan neşr yoluyla  mütevatir olarak naklediliyor zannedilmektedir. Ve bu çerçevede 30-40 yıldır öğrencilere bu eda sahih kıraat olarak öğretilmektedir.
Makalemiz bu konunun kıraat ilmindeki yerini  ve doğruluk açısından durumunu ele alacaktır.

Konu aşağıdaki usulle incelenecektir.
1-Problemin Mahiyeti
2-Dad harfinin zı harfi gibi okunmaya başlanmasının tarihi ve meşhur savunucuları
3-Trabzon Yöresi Ulemasının Arasında Dad' ın Zı Olarak Okunması Geleneğinin Kökeni
Saçaklızade
4-Dad Harfinin Zı Harfi Gibi Okunmasının Caiz Olmayacağını Savunanlar Ve Görüşlerinin Hulasası Ve Delilleri [1]
1-Problemin Mahiyeti

Ülkemizde önceleri bir ilim adamının ve öğrencilerinin ; daha sonra Trabzon kökenli ilim adamlarının; en sonunda da Cumhuriyet döneminin 70'li yıllarından sonra Diyanet İşleri Başkanlığı'nın sahiplendiği; ''Türk Tarzı'' -''İstanbul Tariki '' gibi isimlerle adlandırılan yöneliş vardır.
Yine ülkemizde bazıları, kıraat ilminin birkaç konusunda, kıraat ilmindeki mukarrar olan usullerin ya dışına çıkarak ya da meşhur olmayan yorumlarını alarak, Türk tarzı oluşturma eğilimine girmişlerdir. Bu noktada istanbul tariki ile türk tarzı’nın ayrıldığı  gözlemlenmektedir. Mesela, meddi lazım'ın miktarı ile alakalı ölçülendirme konusundaki ihtilaf suri’dir. Tanımlamalar incelendiğinde bu anlaşılmaktadır. Mim’in iklab'ındaki farklılık sahih ve caiz iki vecihtir. Ama ''dad harfi''nin ''zı'' şeklinde okunması kıraat ilminde aslı olmayan bir uygulamadır.

Irak'taki yaygın olan  dad harfindeki bir telaffuz şekli, önce luğavi açıdan İbn Ğanım tarafından kurallaştırılmış, sonra bu lehçenin sıhhatinin isbatı ve teşrifi için , lehçe kuran kıraatine de tatbik edilmek istenmiş, sonraları bu tesbiti ilimlerin tasnifi üzerine eser veren Saçaklızade mantıksal açıdan ilimlerin tertibine yeni bir bakış açısı getirmeye çalıştığı ‘’cuhdu’l –mukıl’’ ve şerhinde, kıraat ilmi meseleleri arasında aslı olan müsellem bir kuralmış gibi zikretmiştir. Ve bu anlayışını ders aldığı hocaları vasıtasıyla Mısır'lı kurralara umumen nisbet ederek kıraat ilminin üzerinde icma olan kurallarına aykırı bir iş yapmıştır.
Ülkemizde ise kıraat tarihinde var olduğu anlardan itibaren (tartışılmaya başlandığı H. 1100 li yıllar)   genele yayılmasa da bir şekilde varlığını devam ettirmiştir.
Cumhuriyetin ilk yıllarındaki sıkıntılı ortam sebebiyle kaybolan ilmi gelenekle birlikte, ilim doğuda medreselere; batıda evlere; kuzeyde ise Trabzon ve Rize civarına; iç anadoluda Konya ve Kayseri'ye hapsolunmuş; oralardaki korunan ilim değerleri arasında kıraat olmadığından, Trabzon-Rize de Saçaklızadeler kanalıyla var olan anlayış istanbul’a ve daha sonra da kıraat camiasına egemen anlayış haline gelmiştir.

Mesele şudur; Saçaklızade'nin kıraat ilmini öğretirken geliştirdiği bu yorum ,lugavi açıdan  bir lehçeye dayansa da  mütevatir değildir ve okuma olarak  Allah Rasulunden duyulmamıştır. Uygulama İstanbul tarikinde de Mısır tarikinde de yoktur. 
İstanbul tariki denilen usul de bize Mısır Kurra'sı yoluyla intikal etmiştir. İmam el Cezeri'nin en Neşr'ini esas alır ama en Neşr'de bu iddianın aslı sabit değildir. Mısır tariki denilen tarik, İmam eş Şatıbi'nin Hırzu'l-emani'sine dayanır. O'nda da bu iddianın aslı yoktur.
Bugün Saçaklızade'nin yaklaşık 300 yıldır bizzat İstanbul kurrası tarafından hatası isbat edilmiş ve engellenmiş anlayışı, İstanbul’a ve ülkemiz geneline neredeyse egemen olmuştur. Bu eda şekli ve uygulamanın doğrusuna rucu ettirilmesi ise ülkemiz ilim çevrelerinin sorumluluğudur.

2-Dad Harfinin Zı Harfi Gibi Okunmaya Başlanmasının Tarihi Ve Meşhur Savunucuları

10. hicri yılın sonlarında dil araştırmacıları arasında dad harfinin zı harfine benzediği tesbitini yapan bir grup araştırmacı kıraat alimlerinin öğretilerine karşı çıkıp bu görüşlerini seslendirmeye başladılar. Bu konuda ilk eser veren İbn Ganim el Makdisi’dir. Buğyetu'l- murtad li tashihi harfi'd-dad [2].
İbn Ganım'ın bu fikirleri Allame Şehaze el Yemeni tarafından eleştirildi ve etkisi olmadı.
Kaybolmaya yüz tutmuşken bu defa Saçaklızade Muhammed el-Mar'aşi bu konuyu tekrar ele alıp gündem yaptı ve konuyu yazdığı cühdul mukıl isimli eserinde savundu.
Eseri 1150 h. yıllarında dönemin İstanbul Şeyhu'l-kurra'sı  Ebu Abdullah Muhammed Yusuf Efendizade'nin eline geçti. Dad harfinin tahrifini içeren görüşleri görünce bu görüşlerin hatasını ihtiva eden bir eser kaleme aldı.''Hidayetu’t-tullab fi’n-nutki bi’d-dad ala sebili’s-savab''.

Daha sonra Hafız İsmail el Konevi 'de ''ed-Dad ve Ahkamuha'' isimli bir eser yazarak Saçaklızade’ye red verdi.
Daha sonraları da dad harfinin okunuşunun zı gibi olması iddiasına kıraat alimlerinin redleri devam etti . Köprülü Fazıl Mustafa Paşa’nın Mısır'dan davet edip getirdiği Allame ve İstanbul Reisu'l-Kurrası Ali el Mansuri, ''Reddu’l-ilhad fi’n-nutki bi’d-dad'' , ve İmam Abdulğani en Nablusi' nin ''el iktisad fi’n-nutki bi’d-dad''isimli eserlerini bu konuya hasretmişlerdir.

Kıraat ulemasının bu şiddetle karşı çıkışları neticesinde  azalan bu hatalı okuyuş ,1280 h. yılında o sıralar Mısırda bulunan  Bursevi Süleyman Efendi ‘ye el buğye ve cuhdu'l-mukil risalelerinden birer nushası ulaşıpta bunları telhıs edip neşretmesinin akabinde tekrar tartışma konusu haline geldi. 
Tartışmalar sonucunda olay dönemin el Ezher Şeyhi vekillerinden Allame Halife es Sıfati’ ye intikal ettirildi. Kıraat Ulemasının delilleri karşısında cevapları yetersiz bulunup tevbeye davet edildi ve o da tevbe etti.
H. 1293 lerde bir başka Ezherli Muhammed Ali el-Asyuti aynı fikirlerle gündeme geldi. Ve yine dönemin Reisu'l Kurrası tarafından ifham edilip tevbeye davet edildi. Ama tevbe etmeyip fikirlerinde ısrar etti. Ve hakkında sürgün kararı verildi.
H. 1327 lerde Muhammed el-Beyyumi el-Minyevi benzer iddiaları seslendirince , Şeyh Hassune en Nevavi'nin huzuruna davet edildi. Şeyhul Makari el-Mısriyye (Mısır Reisu'l-Kurra'sı) Ahmed er Rufai’nin de hazır bulunduğu bir celsede ikna edildi ve hatasından döndü.
H. 1355 lerden günümüze kadar da  bu hatalı uygulamayı savunan ya da destek veren ilim adamları zaman zaman bu görüşleri seslendirmeye devam ettiler.

3-Trabzon Yöresi Ulemasının Arasında Dad ‘ın Zı Olarak Okunması Geleneğinin Kökeni

Saçaklızade ailesi esasen Trabzon rumlarından bir ailedir. Bu ailenin çocuklarından iki kişi Hz. Ömer dönemlerinde Şam bölgesine hrıstiyan öğretisinde derinleşmek için gittiler. Ama orada İslam'la tanıştılar. Ve müslüman oldular. Trabzon'daki aile ve etraflarından çekindikleri için oraya dönmeyip Maraş'a yerleştiler. Ailenin birkaç kuşak sonraki neslinden yetişen Muhammed el Mar'aşi daha sonra Saçaklızade olarak ün salmıştır. Maraş yöresinde aldığı eğitimden sonra Şam'a gidip İmam en Nablusi'den ve diğer Şam ulemasından ilimleri okuyup icazet alarak geri Maraşa dönmüş ve islami ilimleri neşretmekle meşgul olmuştur.  O'ndan da faydalanan kardeşi ve bazı yakınları bu dönemlerde Trabzon yöresine ziyarete gitmiş ve kökenlerini aramışlar ve Trabzon çevresinde rumların hidayetine vesile olmuşlardır.
Trabzon'daki Maraş caddesi bu Maraş'tan gelen ulema ve fuzalaya atfen bu isimle anılır.
Trabzon kökenli olarak DAD harfinin ZI olarak okunması geleneği de bu yolla Saçaklızadeler vasıtasıyla Trabzonlu hocalara sirayet etmiş olsa gerektir.

4-Dad Harfinin Zı Harfi Gibi Okunmasının Caiz Olmayacağını Savunanlar Ve Görüşlerinin Hulasası Ve Delilleri

1- Kıraatler tevatürle sabit olur.[3] Bu eda'nın uygulaması ve kendisi mütevatir değildir.
2- Kıraatler efendimize kadar senedle sabit olur. Bu eda (uygulama)'nın senedi yoktur. İlk defa kıraat ilmi bünyesine sokan Saçaklızade’dir. Saçaklızade, İbn Ganım’ın luğavi tesbitini kıraat ilmi mesaili arasına ilimlerin tensik ve tertibindeki mantıksal düzenleme gayretine uyduğu için sokmuştur. Ama eleştirilmiştir.
3- Salt luğavi delile dayanılarak kuran kıraati uygulaması isbat edilmesi ve Kur'an'ın ona göre okunması caiz değildir.
İbn el Cezeri bu konuda şöyle der. [4]
لا تعملوا في شيء من حروف القرآن على الأفشى في اللغة أو الأقيس في اللغة العربية بل اعمل على الأثبت في الأثر والأصح في النقل، وإذا ثبتت رواية لم يردها قياس عربية لأن القراءة سنة متبعة يجب قبولها والمصير إليها.

Ayrıca el Cezeri'nin şu ifadelerini de mülahaza ediniz;
'' ...Arapça’dil kurallarına uygun olan, Osman mushaflarıyla uyumlu ve senedi sahih olan bütün kıraatlar sahihdir... Bu şartlardan biri eksikse... zayıf, şaz ve batıldır...”[5]

5- Konu Hakkında Yazılmış Eserlerin Listesi Ve Metinleri:

1-Risâle Fî Keyfiyyeti Edâi’d-Dâd (Dâd Harfinin Kullanım Özelliğine Dâir Risâle)
Dad harfinin za gibi okunmasının tarihteki en önemli savunucularından biri Saçaklızade Muhammed el Maraşi’nin Cühdul Mukil isimli eseridir.  
Tecvîd ilmindeki “Dâd” harfinin keyfiyetinin tartışıldığı bu risâlenin muhtelif yazma nüshaları vardır.  
İzmirî’nin bu eser için Risâle fi’r-Red alâ Mehmed el-Marasî fi’d-Dâd adıyla bir reddiye yazdığı kaydedilmektedir.[6] 
Ayrıca bu eserin, Dr. Hâtim Salih ed-Dâmin tarafından tahkîk edilen bir metni makale olarak yayınlanmıştır.

Eserin yazma nüshaları;
Süleymaniye Ktp., Süleymaniye, nr: 53’de, vr. 29-31; 
Atıf Efendi, nr: 19’da, vr. 127-132; 
Bağdatlı, nr: 10’da, vr. 13-17; 
Bağdatlı Vehbi, nr: 2149’da, vr. 78-80 seklinde kayıtlı olup, bu son nüsha Muhammed b. Salih tarafından istinsah edilmistir. 

Ayrıca yine yazma olarak; 
Beyazid Devlet Ktp., nr: 124’de, 27b-33b; 
Hacı Selim Ağa Ktp., Hüdâi Efendi, nr: 56’da, vr. 23-40; 
M.Ü. İlahiyat Fak. Ktp., Üsküdarlı, nr: 68’de, 9 vr. olarak bulunmaktadır.
Son nüsha Numan b. Muhammed tarafından h.1299’da istinsah edilmistir.

6- Saçaklıade’nin Biyografisi:
Saçaklızâde Mehmed Efendi - Mehmed bin Ebû Bekr 
Tefsîr, hadîs ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimi.İsmi Mehmed bin Ebû Bekr’dir. Bugünkü Kahramanmaraş şehrinde doğdu. Doğum yerine nisbetle Mer’âşî denildi. Saçaklı-zâde lakabıyla meşhûr oldu. 1145 (m. 1732) senesinde Maraş’ta vefat edip, şehrin kıble tarafındaki mezarlığa defnedildi.

Doğum yeri olan Maraş’ta ilim tahsîline başlayan Mehmed Efendi, tahsîlini tamamladıktan sonra,Tıbyan tefsîri müellifi Muhammed bin Hamza Efendi’nin ve Dârendeli Hamza Efendi’nin derslerine devam etti.Bir müddet Maraş’ta kaldıktan sonra Şam’a gitti. Orada büyük âlim Abdülganî Nablüsîhazretlerinden tefsîr ve hadîs ilimlerini tahsîl edip, tasavvufun inceliklerini öğrendi.  hazretlerinden icâzet alarak memleketine döndü.Maraş’ta yerleşip, tâliblerine ilim öğretti. Bir taraftan talebe yetiştirirken, diğer taraftan kitap yazmakla meşgul oldu. Tefsîr, kelâm, mantık, ferâiz, me’ânî ve münâzara ilimlerine dâir eserler yazdı. İlim öğrenip öğretmek, bildikleriyle amel etmekle meşgul olurken, 1145 (m. 1732) senesinde vefat etti.  

Eserleri:

1- Hâşiye-i Tefsîr-i Keşşâf alâ sûreti'l-Bakara,
2- Aynu'l-hayât fî beyâni'l-münâsebât fî sûreti'l-Fâtiha,
3- Risâle fi'l-âyâti'l-müteşâbihât,
4- Risâle fî îmânı vâlidey Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem),
5- Gâyetü'l-bürhân fî tefisîr-i Âyeti'l-kürsî,
6- Hâşiye alâ Şerh-i Dîbâce-i Tarîkat-ı Muhammediyye,
7- Teshîlü'l-ferâiz,
8- İsmetü'l-ezhân,
9- Sübhatü'l-kadr fî medh-i mülki'l-kadîr,
10- Selsebîlu'l-me’anî,
11- Tevdîhu zübdeti'l-menâzır,
12- Nehrü'n-necât fî tafsîl-i Ayni'l-hayât,
13- Andelîbü'l-menâzır,
14- Hâşiye alâ Şerh-i Risâletü'l-âdâb li Taşköprü-zâde,
15- Takrirü'l-kavânîn mine'l-mantık ve'l-münâzara,
16- Risâle fî tecdîd-i îmân,
17- Risâle fi'l-fetâvâ,
18- Câmiü'l-künûz,
19- Cehdü'l-mukıl mine't-tecvîd,
20- Tahrîrü't-takrîr mine'l-münâzara,
21- Risâle-i âdiliyye,
22- Tehzîbü'l-kırâe (otuzüç cüz),
23- Arâis fi'l-mantik,
24- Velediyye,
25- Hâşiye alâ şerh-i metâli’,

26- Hâşiye ale'l-Hayâlî,
27- Risâle fî itlâfü'l-kilâbi'l-mudırra,
28- Risâleti't-tenzîhât ma’al-hâşiye,
29- Neşr-i tevâli’,
30- Tertîbü'l-ulûm.


Kaynaklar:

Esmâ-ül-müellifîn; c.2, s. 322 ; Osmanlı Müellifleri; c.1, s. 325; Sicilli Osmânî; c.4, s. 233
; el-A’lâm; c. 6, s. 60; Mu’cemü'l-müellifîn, c. 9, s.118

Not:

1- Ülkemize misafir olarak davet edilen çoğu kıraatçi ses sanatçısıdır. Kıraatlerinde çok sayıda tashih gereken unsur vardır.
2- Geçen 40 yıl içerisinde dünyadaki en güçlü kıraat müessesi Medine İslam Üniversitesinin Kuranı Kerim Fakültesi olmuştur.
Zamanının tartışmasız en önemli kıraatçisi Abdulfettah el Kadi' idi. Bu fakülteden mezun olanlar dünyanın en iyi kıraat alimlerinin öğrencileridir. Hemen hemen tamamı Mısır Kurrasının en seçkinlerinden oluşan eğitim kadrosu vardı. 

Huzeyfi isimli Medine Mescidi Nebevi'si imamı esasen gulatı Selefiyyeden olmakla birlikte okuyuşu bu ulemanın gözetiminde tescil edilmiştir. 2 senelik bir uğraş sonrasında bu hatim kaydı tamamlanabilmiştir. Onu dinlemenizi ve esas almanızı tavsiye ederim. Mecsidden yapılan kayıtlar değil onun hatim setinin Kuranı Kerim Matbaası kaydı en muteber tescildir.

 

Mülahaza: Zuleyha Cevher

Hocam sizin okuyuşta ki tarifiniz nedir nasıl okuyorsunuz dilin azı dişe teması olmalı mı?

 

el Cevab: 
Okunuş hocanın ağzından alınır kıraat kitabından kural alınır.
Huzeyfi’nin Mucamma Melik Fahd Kuran Matbaası Kaydını netten indirip harflerin telaffuzuyla dikkatli dinleyin. Kulak aşinalığı tamam olur.
Eğer ihtiyaç varsa tanım ve sıfat yazabiliir. Ama fıkıh derslerinde bu konuyu cevaplamamızın sebebi dad harfini ve diğer tecvid kurallarını öğrettiğim öğrencilerimin çok sayıda noktada aşağılandıklarını ifade etmeleridir. Kuran kursu hocası olan ilahiyatta okuyan camilerde ders veren imam hatiplerde öğrenci olan öğrencilerime Hırzu'l-emani tarikiyle öğrettiklerim kural ve uygulamaları öğrenciler gayet düzgün eda etmelerine rağmen onları aşağılayan ilgili bölüm hocaları çıkabilmektedir.

1-Bu yönüyle meseleyi tashih için yazdım.
2-Namazlarını “zı” ya benzeyen “dad” ile kılanların müşkil durumunu da yazmaya çalışacağım.
Yoksa tecvid dersi ve tecvid tashihi için değil.

 

Mülahaza: Zuleyha Cevher

Bende ders olarak değil bilgili bir hocanın direk ağzından duymak istemiştim malum çok fazla görüş var her hoca farklı anlatıyor çok fazla bilgimiz olmadığından sormuştum.

el Cevab: 
Bu konuyla ilgilenenler, aşağıdaki linklerini verdiğim kaynak kıraat kitaplarından yukarıda verdiğim bilgileri kontrol edebilirler. Ya da bir hocanın eşliğinde sayfa ve metin kontrolü yapabilirler.
Yukarıda yazdığım bilgilerdeki içeriği aşağıdaki metinlerden dipnotlandıracağım.

 

Kıraat İlimleri 1
el Büduru'z Zahira fi'l Kıraati'l Aşri'l Mütevatira   Abdulfettah el Kadi 
https://www.facebook.com/groups/585204861500245/652025561484841/?hc_location=ufi  

Kıraat İlimleri 2
İbrazü'l Meani min Hırzi'l Emani fi'l Kıraati's Seba  Ebu Şame el Makdisi
https://www.facebook.com/groups/585204861500245/652028604817870/?hc_location=ufi

Kıraat İlimleri 3
İcazü'l Kıraati'l Kuraniyye Dirase fi Tarihi'l Kıraat ve İtticahati'l Kurra  Sabri el Eşvah 
https://www.facebook.com/groups/585204861500245/652029861484411/?hc_location=ufi

Kıraat İlimleri 4
Şerhu Tayyibe't en Neşr fi'l Kıraati'l Aşr   İbnu'l Cezeri 
https://www.facebook.com/groups/585204861500245/652032424817488/?hc_location=ufi

Kıraat İlimleri 5 
Cuhdu'l Mukil Saçaklızade Muhammed el Maraşi
(dad harfiyle alakalı kanaatin menşei olan kitap)
https://www.facebook.com/groups/585204861500245/652035421483855/?hc_location=ufi

Kıraat İlimleri 6
en Nutgu's Sahih fi Mahraci'd Dadi's Sahih
Muhammed Mehdi en Nakşebendi
https://www.facebook.com/groups/585204861500245/652038781483519/?hc_location=ufi

[1] Bir başlık açarak konunun kıraat kitaplarındaki dad harfinin sıfatıyla ZI harfinin sıfatları hakkındaki farklılıklar ve mahreçleri hakkındaki veriler açısından da incelenmesi uygun olacaktır. Ama esasen kıraat hocaların ağızlarından alınması gereken ve kitaplara da bilgi olarak dayandırılması gereken bir ilim olduğundan konuyla alakalı kaynak kitapların kayıtlarını fıkıh dersleri kitaplık grubumuza eklemekle iktifa edeceğim.
[2] بغية المرتاد بتصحيح حرف الضاد) (
[3]  Bk. İbnu'l-Cezeri, en Neşr fi'l-kıraati'l-aşr, I.10
[4]  Bk. İbnu'l-Cezeri, en Neşr fi'l-kıraati'l-aşr, I.38 vd.
[5]  Bk. İbnu'l-Cezeri, en Neşr fi'l-kıraati'l-aşr, I.9
[6]  Bk. Cühdi’l-Mukıl, s. 32

 

all wives cheat online women who cheated
cheats infidelity in marriage married woman looking to cheat
free abortion pill abortion pictures pro life abortion
Otel Tekstili antalya escort sakarya escort mersin escort gaziantep escort diyarbakir escort manisa escort bursa escort kayseri escort tekirdağ escort ankara escort adana escort ad?yaman escort afyon escort> ağrı escort ayd?n escort balıkesir escort çanakkale escort çorum escort denizli escort elaz?? escort erzurum escort eskişehir escort hatay escort istanbul escort izmir escort kocaeli escort konya escort kütahya escort malatya escort mardin escort muğla escort ordu escort samsun escort sivas escort tokat escort trabzon escort urfa escort van escort zonguldak escort batman escort şırnak escort osmaniye escort giresun escort ?sparta escort aksaray escort yozgat escort edirne escort düzce escort kastamonu escort uşak escort niğde escort rize escort amasya escort bolu escort alanya escort buca escort bornova escort izmit escort gebze escort fethiye escort bodrum escort manavgat escort alsancak escort kızılay escort eryaman escort sincan escort çorlu escort adana escort