Soru: Dindar bir insan dindar olmayan insanlarla ticaret yapabilir mi?
Bu tür bir ticaret yapılırken biriken sermaye gücüyle Müslüman bir şirketin tekel olduğu alanda ticaret yapılsa bu Müslümanlara zarar verme ya da kazançlarına haset etme günahına girer mi?

el Cevab: Dindar insan dindar ortaklar ile ticaret yapsa bu Allah’ın rızasına daha uygun olur.
-Dindar olmayan insanlarla menfaat birliği oluşuyorsa bunlarla ortaklık yapılması da caizdir.
-Müslümanların ticaretine haset etmek hased fiili haram olduğundan haramdır.
-Müslümanın Müslümana zarar vermesi haramdır.
Ama ticaret mübah alanda ve mübahlık standartlarında olduğu müddetçe ticaret yapmak caizdir.

Bu sorunuzla Abdullah gülün AKP ye karşı aday olarak çıkması caiz midir gibi bir şey soruyorsanız bu durum başkadır.
Sırf başkanlık koltuğunu elde etmek için girişilecek bir siyasi hareket Müslümanları zayıf düşüreceğinden caiz olmaz. Bundan uzak durulmalıdır.

Mülahaza: Mustafa Bölükbaşı 
Tarihte Hz Ali ile Hz Aişe, Hz Muaviye karşı karşıya geldi. Tarih tekerrürden ibaret. Sayın Erdoğan ile Sayın Gül'ün karşı karşıya gelmesi farklı düşünmesi normal. Her ne kadar dargında olsalar onlar hala kardeş ve ikisi de memleket için önemli.

Mülahaza: Ilyas Aydın 
Abdullah Gül veya başkaları adaletin sağlanması için başkan olmak istiyorsa?

el Cevab: Bu konu şahıslar boyutuyla grubumuzu aşar.
Ortada Müslümanlardan bir grup var ve çalışıyorlar. Çalışan bu topluluğu zaafa uğratmak caiz olmaz. Bu topluluğa hatalarını göstermek caizdir. Hatta vaciptir. Ve çalışan gruba hatalarının ikna edici bir üslupla ifade edilmesi öncelikle birkaç defa kapalı ortamlarda yapılmalıdır.
Hatalar ayan beyan ifade edildiği halde hatada ısrar ediliyorsa açıktan ifade edilmelidir.
Bu da fayda vermiyorsa veya vermezse elinden gelenler yeni bir oluşuma o zaman gitmelidirler.

Şu geçen süreçte gezi ve darbe süreçlerinde sessiz kalanlar çok oldu. Darbecilerle ilişkilerini devam ettirmeyi kesmeyenler suskun kaldılar. Ya da hükümet konuşuyor diye suskun kaldılar.
Şimdi ise çatı adayı olarak çıkmakla hata ettiler. Esasen öncelikle tavsiyeler ve eleştiriler kapalı ortamlarda yapılmalı ve yapıldıysa kamuoyuna ifade edilmeliydi.

Abdullah Gül’ün dengi sayın Cumhurbaşkanı’dır. Akp’nin kurucularıdır.
Yeni yetmelerin eski Cumhurbaşkanını uluorta eleştirmeleri laf çakmaları ya da sokmaları hoş olmamaktadır.
Akp kurucusu değerlerin söyleyecek lafları veya eleştirileri varsa bunun zamanı şimdi değildir. Seçim sonrasında bu harekete zarar vermeden önce doğruluktan sapılan yerler ve yapılması gerektiği düşünülenler kamuoyuna açılır. Müslümanlar rağbet ederse ikna olurlarsa problemler çözülür. Parti hata ettiği noktaları hata olarak görmezse o zaman da başka parti kurup bu hataları düzeltmek için devlet görevine talip olunur. Hal desteklerse ne ala destelemezse söylenilen şeyler doğruysa Allah’ın rızası kazanılmış olur. Bu da yeterli olur.
Mesele iktidarı ele geçirmekse durum başkadır. İnsanlar birbirine bel altından vururlar. Bakalım göreceğiz. Allah rızası için iş yapanlar Allah’ın razı olmayacağı işler yapmazlar. Razı olmayacağı yöntemlere tevessül etmezler.