Künyesi : | Lakabı : |
Tabakası : 15.Yüzyıl | E-Posta : |
D.Yeri : Balıkesir | D.Tarihi : 1471 |
Ö.Yeri : Balıkesir | Ö.Tarihi : 1546 |
Görevi : Divan Şairi | Uzm.Alanı : |
Görev Aldığı Kurumlar : | Mezuniyet : |
Bildiği Diller : | Mezhebi : İtikad : , Amel : , Ahlak : |
Ekleyen : Abdurrahim Aydın/2007-12-30 | Güncelleyen : /0000-00-00 |
Zâtî ;
Divan şairidir.
Seni ve Latiffye göre asıl adı Bahşî'dir.
Âşık Çelebi'nin halk arasındaki yaygın rivayetlerden aktardığına göre ise, adı Satılmış'tan bozularak "Satı" olup, bu sözcüğü "Zatî" şeklinde mahlas edinmiştir.
Kimi kaynaklarda da asıl adı İvaz olarak gösterilir. Düzenli bir medreseöğrenimi görmedenkendi kendisini yetiştirdi.
Memleketinde çizmecilik yapıyordu.
II. Bayezid döneminde (1481-1512) İstanbul'a gelerek padişaha ve devlet büyüklerine sunduğu kasidelerle beğenildi, özellikle Cafer Çelebi'den maddi ve manevi destek gördü.
Yavuz Sultan Selim'in tahta çıkışı dolayısıyla yazdığı kasidenin beğenilmesiyle de kendisine Balıkesir'de yüksek gelir getiren iki köy bağışlandı.
Koruyucusu Cafer Çelebi'nin ölümünden sonra geliri kesilince yoksulluğa düştü.
Bayezid Camiî avlusunda bir dükkân tutarak remilcilik, muskacılık yapmaya, ısmarlama gazel ve kasideler yazmaya başladı, öldüğünde cenazesi ancak birkaç şairin topladığı paralarla kaldırılabildi.
Edirnekapı dışına gömüldü.
Beyazıt'taki dükkânı genç şairlerin uğrağı olan ve devrinde üstad olarak kabul edilen Zati, şiirleriyle Bâkî'nin yetişmesinde etkili olmuş, döneminin en üretken ve üstad şairleri arasında yer almış, ancak sonradan unutulmuştur.
Geçim sıkıntısı nedeniyle para karşılığında şiirler yazdığından Divan'ı hacimlidir.
Divan'ı 1600'e yakın gazeli ve 400'ü aşkın kasideyi içine alır. Şiirlerinde yer yer anlam tekrarı görülür. Buna rağmen güçlü şiirlerdir, ancak şiirlerinde üslûp bütünlüğü yoktur; Şiirlerinin kimileri derin anlamlı, kimileriyse basittir.
Eserleri :