Diğer Adları : Anker, Anküra, Ancyra, Ankagra, Aghuridha ve Anguri, Engürü, Angora, Angara, Ankyra, Ankerium, İmari | Ülke : Türkiye |
Kurucusu : | Kuruluş Tar : |
Ekleyen : Nurgül Çepni/2008-12-26 | Güncelleyen : /2014-01-06 |
Ankara
Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti, nüfus bakımından İstanbul'dan sonra ikinci büyük şehridir. M.Ö. 333'de Makedonya Kralı Büyük İskender tarafından Persler'den alınana kadar; tarihi boyunca Frigyalılar, Lidyalılar, Persler ve Hititler'in egemenliğine girmiştir. O yıllarda Anadolu’ya gelen savaşçı bir kavim olan Galatlar eski Ankara Kalesi’ni yapmışlardır. Daha sonra bölgede siyasal birliği kuran Romalılar M.Ö. 189 yılında Galatlar'ı yenerek Ankara’yı ele geçirmişlerdir.
M.S. 3. yüzyıl ortalarında Roma İmparatorluğu’ndan ortaya çıkan sosyal ve ekonomik çöküntüyle paralel olarak kent o günlere kadar koruduğu açık kent niteliğini yitirmiş; çevresi surlarla çevrilmiştir. Roma İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul’a taşınınca, Ankara’dan geçen ve başkenti doğuya bağlayan yolların önemi daha da artmıştır. M.S. 10. yüzyıla kadar Ankara diğer Bizans Kentleri gibi para ekonomisinin geliştiği, örgütlü bir ekonomik yapısı olan önemli bir merkez özelliği kazanmıştır. Bu dönemde, kent planının temel öğeleri; kent düşman saldırılarına karşı koruyan kalın surlar, pazar yeri işlevini gören agora ve kilisedir.
Ankara’nın Selçuklular'ın eline geçmesi, Malazgirt Savaşı'ndan sonra 1073 yılına rastlar. 12 ve 13. yüzyıllarda Selçuklu sultanlarının da çabasıyla transit ticaret bir gelişme gösteren Ankara 1304’de görevli özerklik verilerek Osmanlı Devleti'ne bağlandı. I. Murat zamanında kesin olarak Osmanlı topraklarına bağlanan kentte, 1402 yılında Timur ve Osmanlı Yıldırım Bayezid arasındaki Ankara Savaşı yapıldı. Savaşta kent ve çevresinin büyük ölçüde harap olmuş, Anadolu birliğini yeniden kuran II. Murat zamanında yeniden onarılmıştır.
I. Dünya Savaşı sonrasında Osmanlı Devleti savaştan yenilgiyle ayrılınca; Mustafa Kemal Atatürk Kurtuluş Savaşı'nı başlatan en büyük adımı Ankara'da atmış, ilk ulusal meclis burada açılmış, Kurtuluş Savaşı Ankara'dan yönetilmiştir. Savaş sonucunda Türk Milleti bağımsızlığını tekrar kazanmış, 13 Ekim 1923'te Ankara yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti olmuştur.
Ankara, doğuda Kırıkkale ve Kırşehir, batıda Eskişehir, kuzeydoğuda Çankırı, kuzeybatıda Bolu, güneyde Konya, güneydoğusunda Aksaray illeri ile komşudur.
Ankara, Orta Anadolu'nun kuzeybatısında bulunan Kızılırmak ve Sakarya nehirlerinin kollarının oluşturduğu ovalarla kaplı bir bölgedir. Bu bölgede orman alanları ve bozkır alanlarını bir arada görmek mümkündür. Akarsu boylarında sıralar halinde görülen iğde, söğüt ve kavak ağaçları bozkır içerisinde yer alır. Ankara çevresinde plato üzerinde yükselen münferit dağlar ile kuzeydeki dağlık sahada ise yağışlardaki artış yüzünden orman örtüsü oluşur.
Ankara adının nereden geldiği ile ilgili iki yazılı kaynak ve birtakım efsaneler vardır. Bizanslı tarihçi Pausanias'a göre, Frigya'nın ünlü kralı Gordios'un oğlu Midas'a bir gece rüyasında ilahi bir ses bir gemi çapası aramasını ve bulduğunda da bir kent kurmasını emreder. Bu çapa Ankara Kalesi'nin olduğu tepelerde bulunur. Bunun üzerine Midas buraya gemi çapası anlamına gelen "Anker" adını vererek kenti kurar. Bizanslı Stephanos Byzantios'ın coğrafya sözlüğünde, Mısırlı rahip ve bilgin Apollonius'un verdiği bilgiye göre, Galatlar bölgeye gelir gelmez Pontus Kralı Mitridates Ariyabarzanes ile birlikte Mısırlılar ile savaşıp onları denize kadar sürmüşlerdir. Kazanılan zafere karşılık Galatlara kent kurmak için yer verildiği ve kurulan kente zaferin sembolü olarak gemi çapası anlamına gelen Yunanca Anküra, Lâtince Ancyra (Ankira) adı verilmiştir. Görüldüğü gibi Ankara'yı Avrupalı iki kavmin kurduğu söylenmektedir. Roma devrinde Ankara ve çevresinde basılan para ve madalyonların üzerinde gemi çapası resimlerinin olması yukarıdaki kaynakları doğrular niteliktedir. Bir efsaneye göre, Nuh'un gemisinin çapası büyük tufanda buraya düşer ve daha sonraları da bulunan çapanın yerine Ankara'nın kurulduğu söylenir. Bizans kaynaklarında kentin adı Ankagra'dır. Batılı kaynaklarda ise Aghuridha ve Anguri (Yunanca koruk ve hıyar) olarak geçer. Kentin Selçuklulardan sonraki adı olan Engürü'nün ise, kentin çevresinde yetişen üzümlerden dolayı Farsça üzüm anlamındaki engür'den geldiği belirtilir. 12. yüzyılda Türkmenlerin gelmesiyle batılı kaynaklarda Angora diye bilinir. 17. yüzyıldan itibaren Osmanlı Devleti'nde Ankara olarak geçerse de yerli halk Angara derdi. Günümüzde bu isim değişiklikleri Ankara ile son bulmuştur. Ankara'nın tarihte aldığı diğer isimler ise, Ankyra, Ancyre, Ankerium, Ankura, Ankariya, Ang(k)ur, Ancora, Arikas, Engura, Engüriye, Angorah gibi olup ses düzeni olarak birbirlerine oldukça yakın isimlerdir, islam tarihçileri ise îmariye, tmadiye, Amudiye ve Beldeti Selasil olarak bahsetmişlerdir. Son bir not olarak da, Hitit çivi yazılı kaynaklarında geçen Ankuva'nın yanlışlıkla bir dönem Ankara olabileceği ileri sürülmüştür.
Müzeler
Ankara şehir merkezi sınırları içerisinde çeşitli kurumlarca işletilen 42 müze bulunmaktadır.
Arkeolojik Alanlar
Roma Hamamı: Ulus meydanından Yıldırım Beyazit Meydanına uzanan Çankırı Caddesi üzerinde, Ulus'tan itibaren yaklaşık
Kale: Ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikte Hititlere uzanan tarihi boyunca birçok kez tamirden geçirildiği tahmin edilmektedir. Romalılar, Bizanslılar hakimiyetinde kalan kale, 1073 yılında Selçukluların eline geçmiştir. 1101 yılında Haçlılarca ele geçirilen kale 1227 yılında tekrar Selçukluların hakimiyetine girmiştir. Selçuklular döneminde onarılan ve eklemeler yapılan kale Osmanlı döneminde 1832'de Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın oğlu İbrahim Paşa tarafından bir onarımdan geçirilmiştir.
Augustus Tapınağı: Ankara Ulus'ta Hacı Bayram Camii bitişiğindedir. M.Ö. II. yüzyılda Frigya tanrısı Men adına yapılmış olan tapınak zamanla yıkılmıştır. Bugün kalıntıları bulunan tapınak ise son Galatya hükümdarı Amintos'un oğlu kral Pilamenes tarafından Roma İmparatoru Augustus adına bir bağlılık nişanesi olmak üzere yaptırılmıştır.
Jülian Sütunu: Ulus bölgesinde bulunur. Sütün 362 yılında Roma İmparatoru Julianın Ankaraya ziyareti onuruna karşılık dikilmiştir.
Akköprü: Ankara'nın Yenimahalle ilçesinde, Varlık mahallesi'nde bulunan Anadolu Selçuklu sultanı I. Alaeddin Keykubad zamanında yaptırılmış tarihi bir köprüdür.
Roma Tiyatrosu: Ulus Meyda'nından Ankara Kalesine çıkan Hisar Parkı Caddesi üzerindedir. Roma döneminde M.S. 1. yüzyıl'ın ikinci yarısı ile M.S. 2. yüzyılın başına tarihlendirilmiştir.
Yapılar
İbadethaneler:
Kocatepe Camii: Ankara'nın Kocatepe semtinde 1967'de inşaatına başlanan ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından 1987'de inşaatı tamamlanan cami.
Hacı Bayram Câmii: Ankara'nın Ulus semtinde bulunan tarihi camii. Augustus (Ogüst) Tapınağı'nın bitişiğindedir.
Karacabey Camii: 15. yüzyılda Karacabey tarafından yaptırılmıştır. Bugün Hacettepe Kampusü içinde kalmıştır.
Arslanhane Camii: 1289 - 1290 yılları arasında Ahi Şerafeddin tarafından yaptırılmıştır. Samanpazarı semtindedir.
Sultan Alaeddin Cami: 1211-1236 yılları arasında Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubad tarafından bugün eski Ankara denilen Kaleiçi’nde yaptırılmış Ankara’nın ilk camisi.
Ahi Elvan Camii: 1382 yılında Ahi Elvan Mehmet Bey tarafından yaptırılmıştır. Koyunpazarı semtinde bulunmaktadır.
Cenab-ı Ahmet Paşa Camii: 1566 yılında Anadolu Beylerbeyliği yapmış Cenabı Ahmet Paşa tarafından yaptırılmıştır. Ulucanlar caddesi üzerinde bulunmaktadır.
Zincirli Camii: 1687 yılında Şeyhülislam Ankaralı Mehmet Emin tarafından 1687 yılında yapılmıştır. Anafartalar Caddesindedir
Ağaçayak Camii: 1705 yılında yapılmıştır. Ulucanlar caddesindedir.
Leblebicioğlu Camii: 1711 yılında yapılmıştır. Denizciler cadddesindedir.
Eskicioğlu Camii: Ne zaman yapıldığı ve kim tarafından yaptırıldığı belli değildir. Eskicioğlu mahallesinde yer almaktadır.
Hacettepe Camii: Hacettepe Mahallesi, Sarı Kadın caddesindedir. Kapısının üzerinde dört satırlık kitabesi bulunmaktadır.
Hacı Hidayet Camii: Basın Evleri Basın Caddesi'ndedir.
Maltepe Camii
Hacı İlyas Camii
Hacı Musa Camii
Kurşunlu Camii
Azize Teresa Latin Katolik Kilisesi
Samanpazarı Musevi Cemaati Sinagogu
Türbeler
Karyağdı Türbesi: 1577 - 1578 yıllarında Karyağdı Hatun adına inşa edilmiştir. İtfaiye Meydanında bulunmaktadır.
Kesikbaş Türbesi
Yörük Dede Türbesi
Hüseyin Gazi Türbesi
Karacabey Türbesi
Arslanhane Türbesi
Cenab-ı Ahmet Paşa Türbesi
Hazireler
Taceddin Camii Haziresi: Taceddin Camisinin avlusunda yer almaktadır.
Cenabı Ahmed Paşa Haziresi: Cenabı Ahmed Paşa Camisinin doğu tarfındaki avlusunda yer alır.
Yalçınkaya Mahallesi'nde bulunmaktadır
Hanlar
Çengel Han: Ankara’da 1522-1523 tarihlerinde Mihrimah Sultan’ın eşi Damat Rüstem Paşa tarafından inşa ettirilmiş tarihi bir handır. Atpazarı mahallesi Kaleönü Depo sokakda bulunmaktadır. Şu anda binada Rahmi Koç Müzesi bulunmaktadır.
Taşhan: 1880'li yılların sonuna doğru Ankara'nın Ulus Meydanı'nda inşa edilmiş olan ve yıkıldıktan sonra yerine Sümerbank binasının yapıldığı bir binadır.
Suluhan: 1685 yılında Şeyhülislam Cevvarzade Mehmet Emin Bey tarafından yaptırılmıştır. Posta caddesi üzerinde bulunmaktadır.
Safran Han: 1512 yılında Hacı İbrahim Bin Hacı tarafından yaptırılmıştır. Atpazarı, Salman sokakta bulunmaktadır
Kurşunlu Han: Sadrazam Mahmut Paşa tarafından yaptırılmıştır. Şu anda binada Anadolu Medeniyetleri Müzesi yer almaktadır.
Hamamlar ve Çeşmeler
Eyne Bey Hamamı: Ankara Gazi Lisesi ile Denizciler Caddesi arasındadır. Sultan I. Murat'ın subaşılarından Eyne Bey tarafından 14. yüzyıllın sonu veya 15. yüzyıl başında yaptırılmıştır.
Karacabey Hamamı: Talat Paşa Bulvarı üzerindedir. 1440 yılında Karaca Bey tarafından yaptırılmıştır.
Şengül Hamamı Anafartalar Caddesi üzerindedir. Kitabesi olmadığından yapım tarihi kesinleşmemiştir. İshak Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Hanifi Rum Çeşmesi: Kitabesine göre 1804 yılında yapılmıştır. Hacettepe Merkez Öğrenci yurdu arkası Zülüflü sokakta bulunmaktadır.
Gicik Çeşmesi: 1901 yılında yapılmıştır. Ulucanlar Cadddesi Gicik Mescidi'nin önünde yer alır.
Molla Büyük Çeşmesi: Kayabaşı Mahallesi Yasa Sokakta yer alır. Molla Büyük Mescidinin kuzeyindedir. Kitabesine göre 1804 yılında Sahire Hanım tarafından yaptırılmıştır.
Cumhuriyet Dönemi Yapılar
Anıtkabir: Türk Kurtuluş Savaşı'nın ve inkılaplarının önderi ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün, Ankara Anıttepe'de (eski adıyla Rasattepe) bulunan anıt mezarıdır.1973'den beri İsmet İnönü'nün kabri de Anıtkabir'dedir.
Atatürk Orman Çiftliği: Atatürk'ün 1925 yılında, Ankara'da modern bir çiftlik kurulması için verdiği talimat ile kurulmuştur.
Ankara Garı: 1937'de açılan Türkiye Cumhuriyeti Başkent'inin erken yıllarına ait en görkemli yapıtlardan birisidir.Günümüzde hâlen TCDD'nin Ankara ana istasyonu olarak kullanılmaktadır.
Sümerbank Genel Müdürlük Binası: 1937 - 1938 yılları arasında Alman Mimar Martin Elsaesser tarafından yapılmıştır.
Merkez Bankası Genel Müdürlük Binası: Avusturyalı mimar Clemens Holzmeister tarafından 1931-1933 yılları arasında Emlak Bankası olarak yapılan bina , Atatürk'ün istemiyle Merkez Bankası'na dönüştürüldü. Bina 1952 yılına kadar Anadolu Kulübü olarak da faaliyet gösterdi.
TEKEL Başmüdürlük Binası: İtalyan mimar G. Mongeri tarafından 1928 yılında yapılmıştır
Ziraat Bankası Genel Müdürlük Binası: İtalyan mimar G. Mongeri tarafından 1926 - 1929 yılında yapılmıştır. Ankara'nın ilk resmi binasıdır.
Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Binası: 1937 yılında Alman mimar Bruno Taut tarafından planı çizilen ve yapılan Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'nin eğitim ve öğretim binasıdır.
Ankara Opera Sahnesi: Bina ilk orijinalinde Türk mimar Şevki Balmumcu tarafından bir sergi merkezi olarak dizayn edildi. 1933 yılında açılan uluslararası yarışmada bu proje birinci seçilmişti. Yapı daha sonra Alman mimar Paul Bonatz tarafından bir opera sahnesine dönüştürüldü. Bu şekilde hizmet vermeye 2 Nisan
Meydanlar
Hergele Meydanı: Ankara Ulus'ta bugünkü İtfaiye Meydanı'nın eski adı bit pazarı ya da ikinci el eşya pazarı olarak da bilinen Hergele Meydanı adını 19. asırda şehre dışardan gelenlerin ve şehir esnafının bir araya gelmesinden dolayı her gelen uğradığı yer anlamında Hergelen Meydanı adını almıştır.
Kızılay Meydanı: Türkiye'nin başkenti Ankara'nın merkezidir. İsmini Kızılay kurumundan almıştır.
Opera Meydanı: Meydan adını Opera binasından almaktadır.
Tandoğan Meydanı: Şehrin eski valisi 1946 yılında intihar ederek ölen Nevzat Tandoğan'ın adının verildiği semtin tam ortasında bulunan meydan.
Şili Meydanı: Türkiye ile Şili arasındaki dostluğu pekiştirmek adına yapılmıştır. Meydanda Şili'nin kurtarıcısı ve Şili Cumhuriyeti'nin kurucusu Bernardo O'Higgins'in anıtı bulunmaktadır.
Ulus Meydanı
Hükümet Meydanı
Parklar
Gençlik Parkı: Gençlik Parkı lunapark, kayıkla gezilebilecek geniş bir havuz ve yeşil alanlara ev sahipliği yapar
Kurtuluş Parkı: Buz pateni pisti de mevcuttur.
Altın Park: Yeşil alanlar dışında fuar alanı ve binaları da bulunur,
Göksu Parkı: Eryaman'da eski Susuz göleti üzerine kuruludur.
Soğuksu Millî Parkı: 1959 yılında Millî Park olarak tesis edilmiştir. Ankara'ya yakın olması hem avantaj hem dezavantaj teşkil etmektedir. Kızılcahamam ilçesi sınırları içersinde bulunmaktadır ve Ankara merkezine
Kore Parkı: Ankara'da Kore Savaşı sırasında şehit olan Türk askerlerinin anısına yapılmış olan 1973 yılında açılan anıtın bulunduğu park.
Atatürk Orman Çiftliği: Geniş imkânlara sahip bir rekreasyon ve çiftlik alanıdır. İçeriğinde hayvanat bahçesi, küçük kültür çiftlikleri, seralar, restoranlar, bir mandıra ve bira fabrikası bulunur. Burası ailece piknik yapmak, yürüyüş yapmak, bisiklete binmek ve aynı zamanda kaliteli yemekleri ve doğal güzelliği ile hoş bir mekandır. Çiftlikte ayrıca Atatürkün 1881 yılında Selanikde doğmuş olduğu evin bire bir kopyası da bulunur.
Harikalar Diyarı: Avrupa’nın şehir limitleri içindeki en geniş parkı.
Mamak Mavi Göl: Eski Bayındır barajının üzerine kurulu olan park Mamak tarafındadır.