Kurum Türü : Osmanlı Sanat Kurumları | Kurucusu : |
Eğitim Dili : | Kuruluş Tar : |
Ülke / Şehir : / İstanbul | Özellik : Ahşap Sanatları |
Ekleyen : /2015-05-01 | Güncelleyen : /0000-00-00 |
Kündekârânlar - Cemâat-i Kundekârân-ı Hâssa
Maaş defterlerine “cemâat-i kundekârân-ı hâssa” olarak kaydedilen sanatkârlar ahşap işçiliğinde bir teknik olan kündekârî tekniğini uygulayarak eserler hazırlamaktadırlar. Osmanlı ahşap sanatında çok yaygın uygulama alan bulan bu işçiliği icra edenler Ehl-i Hiref ustaları da sarayda itibar görmüş sanatçılar arasında olmalıdır.
Geçme tekniği olarak da bilinen kündekârî tekniği, küçük ölçüde çeşitli geometrik parçaların yapıştırıcı vs. kullanılmadan birbirine geçmesiyle gerçekleştirilmektedir. Bu parçalar arasında bırakılan boşluklar eserin rahat bir şekilde esnemesine olanak vermiş, böylelikle obje sıcak ve soğuk havadan etkilenmeyerek günümüze iyi bir durumda gelebilmiştir. Bu teknik küçük el sanatlarından çok mimari parçalarda uygulanmış, kapı, pencere kanatları, tavan göbekleri ve vaaz kürsüleri gibi eserlerin hazırlanmasında sıklıkla görülmüştür.
Ayrıca, fildişi, altın ve kemik gibi malzemeleri de kullanarak çalışan kündekârların ürettiği eserler sadece törensel amaçlı olmamış, günlük kullanımda ihtiyaç duyulan kaşıkları hazırlamak da bu bölüğün görevi olmuştur. Bu eserler fildişi, sedef, boynuz, bağ, Hindistan cevizi kabuğu veya değerli madenlerden; sapları ise mercan, fildişi, abanoz veya çeşitli taşlardan yapılmakta, bazen firuze, yakut ve elmas gibi değerli taşlarla bile süslenebilmekteydi.[1]
Hassa kündekârlarının sayısı 1526 tarihli defterde şakirdlerle beraber on dört olarak görülmekte, bu tarihten sonra inişli çıkışlı bir grafik göstermektedir. 1624 tarihinde yirmi altı kişiyle en kalabalık dönemini yaşamış olan bölüğün mevcudu 18. Yüzyıl boyunca üç olarak kalmıştır.
[1] Filiz Çağman, “Behind the Ottoman Canon: The Works of the Imperial Palace”, a.g.m., s.55.