Hit (1785) KUR-2074

Mücellidanlar - (Cemaati Mücellidani Hassa)

Kurum Türü : Osmanlı Sanat Kurumları Kurucusu :
Eğitim Dili : Kuruluş Tar :
Ülke / Şehir : / Özellik : Kitap Sanatları
Ekleyen : /2015-03-25 Güncelleyen : Fıkıh Dersleri/2015-03-26

Mücellidanlar - Cemâat-i Mücellidan-ı Hâssa

Ehl-i Hiref maaş defterlerine “cemâat-i mücellidan-ı hâssa” olarak kaydedilen cilt ustaları Osmanlı sarayının el yazması üretimine verdiği önem sebebiyle her dönemde kâtipler ve nakkaşlar kadar himaye görmüşlerdir. Saray kütüphanesi için hazırlanan değerli el yazmalarının cilt tasarımlarını yapan mücellidan bölüğüne mensup sanatkârlar aynı zamanda bu tasarımları eserlere çeşitli tekniklerle uygulamaktaydılar.
Saray mücellidlerinin birincil görevleri sultan ve üst düzey devlet adamlarının himayesi altında hazırlanan el yazmalarının ciltlerini yapmaktı. Genel olarak deri üzerine çeşitli tekniklerle oluşturulan ciltlerin bezemeleri eserin kapağının ön ve arka yüzüyle iç kapaklarında görülmekteydi. Kitap ciltleri deri malzemeden olabileceği gibi lake (ruganî) bezemeli, üzeri işleme kumaşla veya değerli taşlarla süslü altın veya gümüş levhalarla kaplanarak da hazırlanabilmekteydi. Kuyumculuk eseri olan ciltlerin hazırlanma sürecinde ise saray mücellitleriyle zergerler işbirliği içinde çalışarak eseri meydana getirmekteydiler. Saray atölyesinin mücellitlerinin diğer önemli bir görevi ise kütüphanedeki önemli eserlerin onarımını gerçekleştirmekti. Bu anlamda tezhip ve hatlarının onarımında ünlü ustaların çalıştığı Abdullah Sayrafî Kuran’ı örnek verilebilmektedir.

Sermücellid, kethüda, serbölük ve seroda gibi unvanların yer aldığı maaş defterlerinde sanatçılardan kuruma yeni girmiş olanlar şakirdan başlığının altında kaydedilmiştir.

Teşkilatın genelinde görülen hiyerarşik yapı mücellitler bölüğünde de kendini göstermiş, kurumun etkinliğini yitirmeye başladığı dönemlerde kişi sayısının azalmasına bağlı olarak bu yapı da kaybolmuştur.
Defterlere göre, saray mücellitlerin sayısı 16. yüzyılın ilk yarısında on civarındayken, bu yüzyılın sonlarında ve 17. yüzyılın başlarında yirmiyi geçmektedir. Bu dönemde görülen sanatçı sayısındaki yoğun artışın nedeni, yüzyıl içindeki yazma eser üretimindeki artışa bağlanabilmektedir. Söz konusu dönemdeki defterlere kayıtlı olan kâtipler ve nakkaşlar bölüklerinin mevcudunda da artış görülmektedir.
1638 tarihli defterden sonra ise mücellit sayısında düşüş başlamakta ve 1698 tarihine ait defterden mevcut son defter olan 1796 defterine kadar bir veya iki mücellidin teşkilatta yer aldığı görülmektedir.[1]
Gerek maaş defterlerinden gerek eserlerdeki üslup özelliklerinden ve bazı yazmalara kaydedilen isimlerden saray atölyesinde çalışmış ünlü mücellitlerin adlarına ve bu kişilerle ilgili bilgilere ulaşılabilmektedir. Bu ustalardan en önemlileri arasında Yavuz Sultan Selim (1512-20) döneminden itibaren saray nakkaşhanesinde çalışan ünlü mücellit, Mehmed Çelebi namıyla bilinen Mehmed b. Ahmed gösterilmektedir. H.932/m.1526 ile h.1004/m.1595/96 tarihleri arasındaki maaş defterlerinde adı geçen ve sermücellit olarak kaydedilen Mehmed Çelebi[2], Süleymannâme gibi sanat tarihi açısından oldukça önem taşıyan eserlerin cilt tasarımını gerçekleştirmiştir. Mehmed Çelebi’nin kendisi gibi mücellit olan oğlu Süleyman ve kardeşleri Mustafa ve Hüseyin Çelebi de saray atölyesinde çalışmış usta sanatkârlardır.
Defterlere göre Mehmed Çelebi’den sonra, 1596 tarihinden itibaren sermücellitlik görevini Abdi b. Şaban yürütmüştür. Sanatçının Hünernâme ve Zübdetü't-Tevarih adlı eserlerin ciltlerini hazırlamış olduğu söz konusu eserlerin masraf defterlerinden anlaşılmaktadır.
Abdi b. Şaban’dan sonra saray atölyesinde sermücellit olarak görev yapan Kara Mehmed’in adı 1605-1623 tarihli maaş defterlerinde geçmektedir.[3]Abdi b. Şaban’ın başyardımcısı olan bu sanatçının, ustasıyla beraber Siyer-i Nebi’nin cildini hazırladığı bilinmektedir.
18. yüzyıla gelindiğinde Osmanlı sanatına giren batılı etkiler cilt sanatında da kendini gösterir ve birçok yenilik görülür. Aynı zamanda müzehhip ve çiçek ressamı olan Ali Üsküdarî bu dönemde yetişmiş ve lâke cilt yapımcılığında ustalığıyla bilinen bir sanatçıdır. Lâke tekniğini cilt yapımı dışında kalemdan, yazı çekmecesi, yazı altlığı ve yay gibi eserlerde de kullanan ünlü sanatkâr, bazı eserlerinin üzerine ismini ve yapılış tarihini de kaydetmiştir. Bu dönemde ruganî cilt yapımında usta olan birçok sanatçının da ciltlerin üzerlerine isimlerini yazmış olmaları, 18. yüzyılda böyle bir geleneğin varlığını göstermektedir. 19. yüzyılda ise saray atölyesinde çalışan müzehhiplerin aynı zamanda sermücellid olarak görev yaptığı bilinmektedir.
Yazma eser üretimindeki düşüşe bağlı olarak, Ehl-i hiref teşkilatındaki sanatçı sayısının azalmasının, böyle bir duruma sebebiyet verebileceği düşünülmektedir.

[1] Rıfkı Melül Meriç, Türk Cilt Sanatı Tarihi Araştırmaları, Vesikalar I, Ankara, 1954,s.3-30; Bahattin Yaman, Osmanlı Saray Sanatkarları 18. Yüzyılda Ehl-i Hiref, a.g.e., s.41,142,143.
[2] Rıfkı Melül Meriç, Türk Cilt Sanatı Tarihi Araştırmaları, a.g.e., s.3,4.
[3] Rıfkı Melül Meriç, Türk Cilt Sanatı Tarihi Araştırmaları, a.g.e., s.6-10.

Adres :
Web :
Otel Tekstili antalya escort sakarya escort mersin escort gaziantep escort diyarbakir escort manisa escort bursa escort kayseri escort tekirdağ escort ankara escort adana escort ad?yaman escort afyon escort> ağrı escort ayd?n escort balıkesir escort çanakkale escort çorum escort denizli escort elaz?? escort erzurum escort eskişehir escort hatay escort istanbul escort izmir escort kocaeli escort konya escort kütahya escort malatya escort mardin escort muğla escort ordu escort samsun escort sivas escort tokat escort trabzon escort urfa escort van escort zonguldak escort batman escort şırnak escort osmaniye escort giresun escort ?sparta escort aksaray escort yozgat escort edirne escort düzce escort kastamonu escort uşak escort niğde escort rize escort amasya escort bolu escort alanya escort buca escort bornova escort izmit escort gebze escort fethiye escort bodrum escort manavgat escort alsancak escort kızılay escort eryaman escort sincan escort çorlu escort adana escort