Soru: Resmi nikâhlar dinen geçerli midir? Medeni kanunun verdiği yetkiye göre ifadesi bir sıkıntı oluşturur mu?

el Cevab: Medeni kanunun verdiği yetki cümlesi iki farklı hüküm alır.
Bu sözü söyleyen imansız olduğunu ve şer'i değerlere inanmadığını kastederse bu niyet ve sözüyle Allah’a isyan etmiş olur. Ama asıl sıkıntı Müslüman insanlara Allah’a isyan eden birisinin nikâh kaydı yapmasındadır. Nikâh gibi önemli bir dini ameli inanmadığını ve isyan ettiğini söyleyen birisi idare etmemelidir.
Bu sözü söyleyen şahıs bu nikâh kaydını belediye ve nüfus idaresinin verdiği yetkiyle yapıyorum. Bu işlem dini değil medeni bir işlemdir demek istiyorsa bu sözü söyleyen Müslüman bile olsa bir sorun olmaz.
Bir gayrimüslim şahıs siz evli misiniz diye sorsa bekâr kadın ve erkek biz evlendik deseler iki Müslümanın arasında nikâh akdi gerçekleşmiş olur.

Nikâhın kaydedilmesi dini bir fiil değildir. Dini bir emir de değildir. Ama gelişen zaman ve hayat şartları içerisinde bu kayıtlar dini haklar ve sorumluluklar açısından da önem arz eder hale gelmiştir. Miras hukukunda şahit aranacağına nikâh kayıtlarına bakılmaktadır.

Not: Nikâh eşlerin icab ve kabulüyle (eş olarak kabul ettim) gerçekleşen dini bir değerdir. Erkek ya da vekili nikâhıma aldım. Kadın veya vekili nikâh teklifini kabul ettim dediklerinde nikâh akdi dini açıdan gerçekleşmiş olur. Nikâh akdini akitlerin gerçekleşmesi için geniş zaman kipiyle değil geçmiş zaman kipiyle telaffuz etmek gerekir. Buna göre teklifini kabul ediyorum cümlesiyle bir akit gerçekleşmeyeceğinden nikâhta gerçekleşmeyecektir.

Mülahaza: Saliha Ayzit Takpak 
Film ve dizilerdeki insanlar evlenmiş oluyor o zaman!

el Cevab: Senaryo gereği ya da hikaye için telaffuz edilen boşama lafı ile boşama gerçekleşmez. Esasen nikâh yoktur. Ve esasen filmde karısı konumundaki kadın karısı değildir.
Bir örnekleme için (ya da rol ile bir durumu anlatmak için) bir erkek bir kadına; ben seni nikâhıma aldım sen de kabul ettim de dese. Niyet boşama ya da nikâh kıyma olmadığından evlilik te boşama da gerçekleşmez. niyetin bu olmadığı ayan beyan ortadadır çünkü...

Boşama ve nikâh akdi yapma durumlarında niyete ittila edilemediği durumlarda zahire göre hükmedilir. Şaka bile yapıyor olsa nikâh da boşama da gerçekleşir.

Kastın örnekleme olduğunda şüphe yok ise; nikâh da boşama da gerçekleşmez.

Mülahaza: Fedai Bayrak 
Yani isyan maksadıyla söylenmezse sıkıntı olmaz diyorsunuz
Birde bu geniş zaman kipine takıldım burada niyet önemli değil mi? Kız evlenme sorusu karşısında sussa bile nikâh olursa eğer kabul ediyorum deyince niye olmasın? Hem bunlar deftere imza atarken kesin isteklerini bildirmiş olmuyorlar mı?

el Cevab: Aldım sattım verdim gibi ifadeler akit (anlaşmayı onaylama) ifadeleridir. Alıcının, alırım alıyorum alacağım ya da satıcının veririm veriyorum vereceğim ifadeleri ile akitler gerçekleşmez. Bu kiple yapılacak evlilik akdi de gerçekleşmemiş olur. Niyetler kalplerdedir. İhtilaf ve ittifak edilen konularda ağızlardan çıkan akit ifadelerine ve şahitlerin şahitlikte gördükleriyle ve duyduklarıyla alakalı şahitliklerine itibar edilir.
Evlenmek üzere nikâh akdi ortamına gelen evlilik adayları kabul ettim demelidirler. Kabul ediyorum geniş zaman kipinin kullanılmasındaki sıkıntının sebebi budur.
Niyet de önemli fakihin fetva verirken böyle yapılmalıdır demesi de önemli. Özellikle ihtilaf ortaya çıktığında bu lafızların kullanılmasının faydası görülür.
Kızların susması ile nikâh gerçekleşir ama evliliği kabul ettin mi sorusu karşısında susmalarıyla olur bu. Kabul edecek misin ya da ediyor musun denildiğinde sessiz kalmak izin manasına gelmez.
Diğer taraftan bakire kızların hakkındaki bu durum dul olan kadınlar hakkında geçerli değildir. Mutlaka nikâh isteğine net cevap vermeleri gerekir. Peygamberimiz bakirelerin hayâlarının ağır basmasını ve hallerini gözeterek susarlarsa muvafakatlarına yormuş ama itiraz ederlerse bu ima ile bile olsa nikâh akdi gerçekleşmez buyurmuştur.