Soru: Evlilik mutlak kader mi yoksa talip kader mi yani kişinin seçimi mi yoksa ölüm ve doğum gibi Allah’ın takdirine mi bağlı?

el Cevab:
Kadere iman Allah’ın daha mahlukatı yoktan var etmeden olacak olan herşeyi bilmesi ve bu mahlukatın bilgisini levhi mahfuza onu yarattıktan sonra kaleme yazdırmasına inanmaktır. 

Allah herşeyi daha olmadan bilir inancına sahip olmak demek sorunuzun cevabının evet şeklinde olması demektir.
-
Evlilikte hayatınızdaki en basit oluş bile kaderde vardır kader dışında değildir.
Kadere iman etmeyen Allah’ın varlığına birliğine iman etmemiş demektir. 
-
Biz insanları ve cinleri mükellef tutan Yüce Allah buna rağmen bizleri mükellef tutmuştur. 
Bizlerin dünya hayatında var oluş sebebimiz. Ne ile ne şekilde sorumlu olduğumuz inanç kitaplarımızda detaylıca ve delilleriyle açıklanmıştır. 
Akaid dersleri grubumuzda da bunun açıklamasını bulabilirsiniz.

Mülâhaza: Ben bu konuyu hala çözemedim sorunun cevabı evet mi hayır mı?

el Cevab: Soru yanlış sorulmuş bir soru.
Soru şöyle olmalıydı. Biz evlenirken kendi hür tercihimizle mi evleniyoruz. Yoksa evliliklerimiz bile Allah nasıl istiyorsa kimle istiyorsa ona göre mi oluyor?
-    
Cevabı da şudur;
İnsan aklıyla birikimiyle ve imkan bulduğu kadar zevkleriyle karar vererek evlenme eş seçme durumundadır. Sizin ve eşinizin tercihleri doğrultusunda bu işler olur ve devam eder. 
Herhangi bir fiilde tercih edebiliyorsanız o tercih edebildiğiniz kadar Allah katında o fiilden sorumluluğunuz durumu oluşur. 
---
Bütün hayatınız boyunca sadece tercih etme imkanınız olan şeylerden Sorumlu olacak ve ahirette hesaba çekileceksiniz. (Bir başka ifadeyle söylersem; tercih imkanına sahip olma durumunuz Allah tarafından bilinmektedir. Sorumlu tutulmanız da ona göre olacaktır.)
Örneklersek, Namaz kılmakla sorumlusunuz. Namaz kılma imkanı elinizde olmadığı zamanlarda namazı kılamadığınızda namazın farziyeti üzerinizden düşmüş olur.
Savaşta esir durumda tecavüze uğrayan bir insan günah sahibi olmaz. Kendi isteyerek yasak ilişki de bulunursa zina günahı ona yazılır ve sorumlu tutulur. 

Evlenmede de durum tercih etme imkanınıza bağlıdır. Nerede ne kadar tercih etme imkanı verildiyse o kadar sorumluluk altına girersiniz. Tabii Allah katındaki sorumluluğunuzdan bahsediyorum. 
Örnekleyeyim: çocuğunuz olsun istediniz ama olmadı. Allah size o imkanı vermemiş yazmamış olduğunu bilip bu nimetin size verilmediğine kanaat edecek ve sabredecek rabbinize tevekkül edeceksiniz. 

Kadere imanın tam bu noktasında, iyi şeyleri yapma ve yapın emri verilen fiilleri yapma sorumluluklarınızın ancak elinizden geleni yapmanızdan sonra artık sorumluluklarınızdan çıktığını bilmeniz de önemlidir. 
Çocuğu olmayanlar mesela dinimize göre mübah bir tedavi yöntemi bulunduğunda o yöntemle çocuk sahibi olmak sorumluluğuna tekrar muhatap olurlar. 
Yani sorumluluk şartlarının sınırı elden geleni yapmakla biter. Yeni imkanlar oluşursa tekrar sorunluluğunuz başlar. 

Sonuç şudur; 
Allah size imkan verdiği yerlerde onun emir ve yasaklamalarını dikkate alarak kararlar vermek sorumluluğundasınız. Allah sizin elinize imkan vermezse ya da verdiği imkanları elinizden alırsa sizi o fiillerle sorumlu tutmaz. 

Kadere iman konusu içinde bu yazdıklarım tercihlerinizden sorumlu tutulmanızla alakalıdır.
Kadere imanın içerisinde Allah’ın herşeyi daha olmadan evvel nasıl olacaksa o şekilde bilmesi ise Allah’ın ilmi ve Allah’ın ilminin herşeyi kuşatması bilgisidir.