Soru: Ölmüş bir insanın resmi duvara asılır mı, saklanır mı, mezar taşına konur mu günah mıdır? (2 Mayıs 2014)

el Cevab:
Mezarlar insan bedeninin kutsallığı çerçevesinde vefat eden insanın efendimizin tarif edip gösterdiği şekilde toprağa konulduğu yerlerdir. 
-Mezarın üstüne basılması, mezbele yapılması, tuvalet ihtiyacının giderilmesi gibi fiiller yasaklanmıştır.
-Mezara fidan dikilmesi geleneği bir hadisi şerif ve uygulamaya dayanır caizdir. 
-Mezar ziyareti, mezarın başında defin esnasında ve daha sonra kuran okunması caizdir. (daha önce detaylıca bilgi yazmıştım, inceleyiniz;)
-Perşembe ile cumartesi akşamına kadar ziyaret edilmesi ile ilgili zayıf rivayetler vardır. Buna göre kabrin sahibi bu günlerde gelen ziyaretçileri duyar... diğer günlerde de ziyaret caizdir.
-Ölüm yıl dönünümü vs de kabir ziyareti mubahtır. 
-Kabristan da ya da kabir başında yemek ikramı, tören düzenlenmesi, konuşma yapılması, namaz kılınması mekruhtur. Kabirleri tören yerleri yapmayın hadisi sebebiyle bu böyledir. 
-Kabir taşı konulması kabrin yerinin bilinmesi için caizdir.
Bu cevazdan sonra kabir sahibinin isminin yazılmasına yerinin bilinmesi için olan cevaz çerçevesinde cevaz verilmiştir. Ama cevaz olgusunun sınırları ''iman sahiplerinin edeplerinin çok çok dışına çıkarılarak çiğnenmiştir.'' 
-Sultanların ve bazı salihlerin naslarının İslam düşmanları tarafından kazılıp nebi edilmesine mani olunması için kabir üzerine bina yapılmasına cevaz verilmiş, bu cevaz da envai çeşit süslemeler ve pahalı dizayn ile çiğnenmiştir. İlim adamlarının verdiği cevaz bir sebep ve illete göre iken başka bir illet uydurulup, halifenin ve İslam devletinin azametini ifade için süslenmeye cevaz uydurulmuştur.
-Günümüzde her kabir granitle ve pahalı malzemeyle kaplanmaktadır. Aile kabristanı olgusu oluşmuş ve vefat edene bir gram faydası olmayacak şekilde 3-10 milyar arası masraf gerektiren bir süsleme adeti oluşmuştur. Bu miktar parayla ölünün hayrına şehrin bir yerine ''sebil çeşme'' yapılsa bu ölüye fayda verecekken kimseye hiçbir faydası olmayan üstelikte İslam öğretisinde yeri olmayan bir şekilde bu kadar para çarçur edilmektedir. 
-Halk arasındaki ölüye özlem duygusu o derece İslama uygunluğunu kaybetmiştir ki, uzunca bir zamandır kabirlere ölünün fotosu da monte edilmektedir ve ne diyanet ne diğer Müslüman kamuoyu bu manasız işe bulaşanlara bir nasihat etmemektedirler. 
-Müslüman mezarlıklarına ateist ve gayrimüslimlerin gömülmemesi gerekirken bugün bu konuda da sıkıntılar çoktur.
-Evlere ölünün fotosunun asılması ölüye fayda vermez ama onu ruhuna hediye edilen bir fatiha ölüye fayda verecektir.
-Halk arasındaki ölüye özlem duygusu o derece İslama uygunluğunu kaybetmiştir ki, uzunca bir zamandır kabirlere ölünün fotosu da monte edilmektedir. Ve ne diyanet ne diğer Müslüman kamuoyu bu manasız işe bulaşanlara bir nasihat etmemektedirler. 

Soru Sahibi: Filiz Tarim
Soru: Ölmüş insanların sürekli nette resimlerinin paylaşılmasının hükmünü merak ediyorum nedir acaba kadın erkek ikisi içinde soruyorum.

el Cevab: Resim insan- erkek ve kadın fotoları paylaşılması yeni bir ameldir.
Bunlar Müslümanların hayatına giren yeni olgular. Erkeklerin ve kadınların yüzleri NŞA da avret değildir. Temeli caiz olsa da bu paylaşımların özellikle kadınlarımızın fotolarının paylaşılması kalplerinde zayıflık olan erkeklere sıkıntı olması söz konusudur. 
Foto paylaşımı yüzünün görülmesi ekseninde değil fitneye sebebiyet verebilecek amel ekseninde fetvaya bağlanmalıdır. Kanatimce ''güzel kadınların'' fotolarının paylaşılması haram ya da tahrimen mekruhtur. Yabancı erkeğe fotosunu veren kadının hükmüne benzer bir hükmü vardır. 

Güzel olmayan kadının fotosu da haramlıkla tenzihen mekruhluk arasındadır. Kadın olması sebebiyle haramlık görülse de fitne uyandırmaması boyutu düşünülürse sadece namuslu bir kadın fotosunu başkalarına vermeyeceğinden dolayı mekruh olur.

Aile fotolarının paylaşılması da yanlış bir ameldir.